Sur’da sokağa çıkma yasağı devam ederken kimi mahallerde çatışmalar şiddetlenmesiyle bugün tarihi Kurşunlu Camii’nin yandığı kameralara yansıdı. Yaşanan bu elim olayın ardından Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) bir basın açıklaması yayımlayarak, İslam’ın şiarlarına saldıran zihniyeti lanetledi.
“Tarihi mekânlarımızın ve ibadethanelerimizin çatışma alanı olarak kullanılması kabul edilemez”
Camilere karşı yapılan saldırılardan derhal vazgeçilmesi ve bu fiili işleyenlerin Müslüman Kürt halkından özür dilemesi gerektiğinin vurgulandığı açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Tarihi Kurşunlu Camii ve Paşa Hamamının mevzi olarak kullanılması ve bomba düzeneklerinin yerleştirilmesi sonucunda polisin operasyonları gerekçe gösterilerek yakılmıştır. Hendeklerin olması, iş makinelerinin yakılması nedeniyle yollar kapatılmış olup itfaiye zamanında yangına müdahale edememiştir. Tarihi mekânlarımızın ve ibadethanelerimizin çatışma alanı olarak kullanılması kabul edilemez. Bunu yapanları ve bunlara destek veren zihniyeti kınıyor ve lanetliyoruz. Camilerimize karşı bu fiili işleyenler bu yaptıkları saldırılardan derhal vazgeçip Müslüman Kürt halkından özür dilemelidir.”
“Yaşananlar halkımızın maddi ve manevi olarak mağdur olmasına neden olmaktadır”
HÜDA PAR İl Başkanlığı tarafından yayımlanan basın açıklamasının devamında, “PKK’nin çatışmaları şehir merkezlerine taşımasıyla birlikte bir bütün olarak halk mağdur olmakta, masum çocuklar katledilmekte, hastalar hastanelerde tedavi edilememekte, hayvanlar dahi zarar görmektedir. Tarihi mekânlarımız ve İslam’ın şiarları olan camiler, medreseler, hamamlar mevzi ve karargâh olarak kullanılmaktadır. Sivil halkın bulunduğu mekânlara hendekler kazmak, barikatlar kurmak, bomba düzenekleri yerleştirmek, mayınlar döşemek ve roketatarlar kullanmak halkımızın maddi ve manevi olarak mağdur olmasına neden olmaktadır.” denildi.
“Bölge esnafı iflasın eşiğine geldiği gibi halkımızın temel hak ve hürriyetleri de kısıtlamaktadır”
Tüm kesimlerin çatışmaların durması için yaptığı çağrıların dikkate alınmadığına ve bunun neticesinde bölge halkının temel hak ve hürriyetlerinin kısıtlandığının belirtildiği açıklamada, “Bu güne kadar çatışmaların durması, silahların susması veya en azından çatışmaların şehir merkezi dışına taşınması hakkında tüm sivil toplum kuruluşları, siyasi partiler, kanaat önderleri ve bölgenin dinamikleri gerekli uyarıları yaptı. Ama maalesef bu uyarılar dikkate alınmadı. Halkın benimsemediği, destek vermediği, sahiplenmediği öz yönetim ilanlarının yapılması ve hendeklerin kazılması ekonomik olarak bölge esnafını iflasın eşiğine getirdiği gibi halkımızın temel hak ve hürriyetlerini de kısıtlamaktadır.” ifadeleri kullanıldı.
“Şehirlerdeki çatışmalar derhal durdurulmalıdır”
“Bölgenin tüm dinamiklerini bu konuda seslerini yükseltmelerini ve daha duyarlı olmaya ve bu zulme mani olmaya davet ediyoruz.” denilen açıklamanın sonunda, “Şehirlerdeki çatışmalar derhal durdurulmalıdır. Halkımızın mal ve can güvenliğine zarar veren çatışmaları yerleşim yerlerine taşıma siyasetinden vazgeçilmeli, hendekler kapatılarak şehirlerde silahlar susturulmalıdır. Kürt meselesinin sivil siyaset yoluyla Kürtlerin tüm temsilcileri ile görüşülerek çözülmesine zemin hazırlanmalıdır. Çatışmalar neticesinde tıkanan siyasetin önü yeniden açılarak halkımızın mağduriyeti bir an önce giderilmelidir.” ifadelerine yer verildi. (İLKHA)
Açıklamanın tam metni:
BASINA VE KAMUOYUNA
İslam’ın şiarlarına saldıran zihniyeti lanetliyoruz
PKK’nin çatışmaları şehir merkezlerine taşımasıyla birlikte bir bütün olarak halk mağdur olmakta, masum çocuklar katledilmekte, hastalar hastanelerde tedavi edilememekte, hayvanlar dahi zarar görmektedir. Tarihi mekânlarımız ve İslam’ın şiarları olan camiler, medreseler, hamamlar mevzi ve karargâh olarak kullanılmaktadır. Sivil halkın bulunduğu mekânlara hendekler kazmak, barikatlar kurmak, bomba düzenekleri yerleştirmek, mayınlar döşemek ve roketatarlar kullanmak halkımızın maddi ve manevi olarak mağdur olmasına neden olmaktadır.
Bu güne kadar çatışmaların durması, silahların susması veya en azından çatışmaların şehir merkezi dışına taşınması hakkında tüm sivil toplum kuruluşları, siyasi partiler, kanaat önderleri ve bölgenin dinamikleri gerekli uyarıları yaptı. Ama maalesef bu uyarılar dikkate alınmadı. Halkın benimsemediği, destek vermediği, sahiplenmediği öz yönetim ilanlarının yapılması ve hendeklerin kazılması ekonomik olarak bölge esnafını iflasın eşiğine getirdiği gibi halkımızın temel hak ve hürriyetlerini de kısıtlamaktadır.
Tarihi Kurşunlu Camii ve Paşa Hamamının mevzi olarak kullanılması ve bomba düzeneklerinin yerleştirilmesi sonucunda polisin operasyonları gerekçe gösterilerek yakılmıştır. Hendeklerin olması, iş makinelerinin yakılması nedeniyle yollar kapatılmış olup itfaiye zamanında yangına müdahale edememiştir.
Tarihi mekânlarımızın ve ibadethanelerimizin çatışma alanı olarak kullanılması kabul edilemez. Bunu yapanları ve bunlara destek veren zihniyeti kınıyor ve lanetliyoruz. Camilerimize karşı bu fiili işleyenler bu yaptıkları saldırılardan derhal vazgeçip Müslüman Kürt halkından özür dilemelidir.
Bölgenin tüm dinamiklerini bu konuda seslerini yükseltmelerini ve daha duyarlı olmaya ve bu zulme mani olmaya davet ediyoruz.
Son olarak şehirlerdeki çatışmalar derhal durdurulmalıdır. Halkımızın mal ve can güvenliğine zarar veren çatışmaları yerleşim yerlerine taşıma siyasetinden vazgeçilmeli, Hendekler kapatılarak şehirlerde silahlar susturulmalıdır. Kürt meselesinin sivil siyaset yoluyla Kürtlerin tüm temsilcileri ile görüşülerek çözülmesine zemin hazırlanmalıdır. Çatışmalar neticesinde tıkanan siyasetin önü yeniden açılarak halkımızın mağduriyeti bir an önce giderilmelidir.
HÜR DAVA PARTİSİ
DİYARBAKIR İL BAŞKANLIĞI