12 yıldır yayım yapan ilim ve kültür dergisi İnzar'ın Aralık 2015 sayısı çıktı. Dergi 135. sayısında hadis ilimlerine ağırlık verirken; başyazı da ise bazı davetçilerin ömürlerinin en müsmir zamanlarında “Biz çok çalıştık ve epey de zahmet çektik. Artık bundan sonra bu yükü gençler omuzlasın” saptırıcı düşüncelerine binaen; “Yakin/ölüm Sana gelinceye kadar Rabbine ibadet etmeye devam et.” ilahi emri doğrultusunda uyarılarda bulunmuş. Ayrıca dergi bu ay okurları için Abdulkadir Turan ile Stratejik Düşünce ve Analiz Merkezi'ni (SDAM) ele alıp detaylı bir röportaj gerçekleştirmiş.
Derginin editör yazısında; “Resulün her hadisi için olmasa da hüküm ifade eden hadislerini kılı kırk yararcasına bir titizlikle en salim ve selametli bir şekilde bize ulaştıran selefin üzerimizde en azından bir şükran borcu vardır. Bu miras etrafında oluşturdukları muhafazaları ne kadar da güzeldir. Böyle bir imkâna sahip olduğumuz ve bu tertemiz mirasa sahip olduğumuz için bizler ne kadar da bahtiyarız. Bu mirası reddedenler de aynı derecede ne kadar da bedbahttırlar. Şüphe yok ki bu mirası reddedenler veya onu hevesleri doğrultusunda eğip bükenler vasat olma şansını kaybedeceklerdir. Vasat çizgiden sapanlar hiç şüphesiz bulundukları makamdan tard edilmişlerdir.” sözlerine yer verilmiş.
Yine editör yazısında dosya konusu hakkında; “Resulün sözlerinin ve fiillerinin bize salim bir şekilde ulaşması için elbirliği ile ümmet bu kadar gayret ve çaba sarf etmişken, onda şüphe aramaya çalışmak, daha ötesi şüphe oluşturmaya çalışmak büyük bir dalalet olduğu gibi beyhude bir uğraştır da aynı zamanda… Hadis etrafında oluşmuş ilimler hem aklen hem de naklen şüphenin bulaşmasının imkânsızlığını ispat için yeterdir, yeter ki insanlar salim bir akılla onlara yaklaşsınlar. Bu ayki dosya konumuz geçen ayın devamı ve mütemmimidir. Ama bu ay biraz daha çok hadis ilimlerine ağırlık verdik.” açıklamalarında bulunulmuş.
Derginin 135. Sayısında kaleme alınan yazılardan birkaçına bakıldığında; Abdulkadir Turan Selef-i Salihinimizin yaptığı o titiz ihlaslı hadis derlemesinin yanında 19. yüzyılda müsteşriklerin faaliyetlerini ve hadiste şüphe oluşturmak için yaptıkları çalışmaları kaleme almış. Mehmet Şenlik sünnete tebeiyetin şer'i zorunluluğunu açıklarken, Mehmet Said Çimen de Ashab'ın sünnet ve hadis hakkındaki titizliklerini kaleme almış. İbrahim Dağılma ise hadis ilimlerinden cerh ve tadili/rical ilmini detaylı bir şekilde işlemiş.
Son olarak tefsir köşesinde Bakara 143. ayet ışığında İslam Ümmetinin asli vazifesi ve aynı şekilde Allah-u Teâlâ'nın kendilerini oturtmuş olduğu makam ele alınırken, bu makamı hak etmenin yegâne şartının ayette koşulan vasat olma ilkesi olduğu üzerinde durulmuş. (İLKHA)