Lütfen bekleyin..
Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Batman Şubesi tarafından, Milli Görüş Lideri ve 54. Hükümetin Başbakanı Merhum Profesör Doktor Necmettin Erbakan’ın vefatının beşinci yıldönümü nedeniyle, Yeni Kültür Merkezi Konferans Salonunda “Savaş Değil! Barış, Çatışma Değil, Diyalog” konulu panel düzenlendi.
Panele HÜDA PAR ve SP yetkilileri, Batman Müftü Yardımcısı Ahmet Duran, Şırnak Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Halil Sugözü, Milli Gazete Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş, Şırnak Üniversitesi Öğretim Üyesi Bekir Gündoğmuş, bazı STK temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
Ayhanlar Cami Müezzini Hıvzullah Kavak Hoca’nın Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program, AGD Batman Şube Başkanı Lokman Özkan’ın açılış konuşmasıyla devam etti. Daha sonra Merhum Erbakan’ı konu alan sinevizyon gösterimi yapıldı.
Panelde Şırnak Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Halil Sugözü, Şırnak Üniversitesi Öğretim Üyesi Bekir Gündoğmuş ve Milli Gazete Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş birer konuşma yaptı.
Necmettin Erbakan Hoca’nın hayat felsefesinin İslam olduğunu söyleyen Doç. Dr. İbrahim Halil Sugözü, “İslam dışında hiçbir şey Necmettin Erbakan Hoca’nın hayatına yön vermemiştir. Bunu hem sözlerinden hem de eylemlerinden anlamak mümkündür. Söz olarak sürekli bir şekilde İslam’ın bütün iyi ve faydalı eylemlerin bütünü olduğunu ve pozitif bilimin de zaman içerisinde var olduğunu tekrar tekrar ifade etmesinden anlayabiliriz.” dedi.
“PKK’nin kurulanmasıyla birlikte bölgede aktif olarak çok boyutlu hal aldı”
Erbakan Hocanın Kürt sorununa bakışını anlatan Bekir Gündoğmuş ise konuşmasında, “Kürt sorununun birinci nedeni sistem aklı, ikincisi örgüt aklı ve üçüncüsü de millet aklıdır. Sistem aklı derken,cumhuriyetin kuruluşundan itibaren bugüne kadar mevcut bütün politikaları içerecek şekilde bir akıldan söz ediyorum. Tek tip bir insan modeli oluşturma. Cumhuriyet insanı oluşturma iddiasıyla ortaya çıkan bir politika vardı. Özellikle 1980’e kadar belli bir mecrada devam etmiş, 1980’e kadar sol akımlar içerisinde devam etmiş, 1980’de Diyarbakır Cezaevinden sonra ne yazık ki PKK örgütünün kurulmasıyla birlikte ne yazık ki bölgede aktif olarak çok boyutlu hale gelmiş bir mesele zuhur etmiştir.” şeklinde konuştu.
Ortaya çıkan durum karşısında da sistemin ortaya koymuş olduğu bir anlayış olduğunu belirten Gündoğmuş, “O da asimilasyoncu anlayışı olmuştur. Asimilasyon demek; benden olacaksın ve bana itaat edeceksin yoksa gereğini kabulleneceksin. Bu asimilasyon yaklaşımın neticesi yani ret ve inkarın neticesi peki ne olmuştur? Ret ve inkarın neticesi ne yazık ki faili meçhuller yaşanmıştır. O zamanki asimilasyoncu ret ve inkar neticesinde istenmeyen hadiseler olmuştur. Devlet millet kaynaşması ne yazık ki ciddi ölçüde zedelemiştir. Sistem aklının bu tavrı karşısında mağdur hale gelmiş bir bölge halkı ortaya çıkmıştır. Bu bölge halkın mağduriyetini ne yazık ki uluslararası çevreler kendi idealleri doğrultusunda kullanmışlar, ajanlık ve benzeri faaliyetlerle ne yazık ki kökü dışarıda olan örgütler üzerinden gelişen mesele de örgüt aklıdır. Belki haklı olan mağduriyeti gidermek adına, ama ne yazık ki şiddete başvurmuştur.” ifadelerini kullandı.
Gündoğmuş, son olarak şunları kaydetti: “Örgüt aklı çözüm olarak ortaya koyduğu şey şiddet olmuştur ve şiddet çözüm olmamıştır. Netice olarak biz şu anda bu konuşmayı yaparken, Şırnak’ın İdil ilçesinde insanlarımız sıkıntı yaşıyorlar. Batmanlı olarak siz belki 20 bin belki 30 bin Şırnaklıya şu anda ev sahipliği yapıyorsunuz. Misafir etmek zorunda kaldınız. Türkiye’de yaklaşık olarak 300 ile 400 bin insanımız Şırnak’tan Mardin, Nusaybin ve Dargeçit tarafından göç etmek zorunda kaldı. Örgüt aklının ortaya koyduğu çözüm önerisi ne yazık ki göçlere sebep olmuştur.”
Gündoğmuş’tan sonra söz alan Milli Gazete Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş “İslam Birliği” konuşmasının ardından panel sor-cevap bölümüyle son buldu.
