Lütfen bekleyin..
Kurban Bayramı münasebetiyle bir mesaj yayımlayan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, İslam ümmeti içerisindeki tefrikaya, yaşanan zulüm ve esaretlere, emperyalistlerin hedeflediği projelere dikkat çekti.
“Celal ve ikram sahibi olan Allah (cc), yeşilliği ve suyu olmayan sarp ve çıplak kayalıklar arasında dar bir vadide, civarında çokça bulunan taşlardan çok sade inşa edilmiş evi ‘evim’ diyerek şereflendirmiş, evini de insanlar için bir toplanma ve kıyam yeri kılmıştır.” diyen Yapıcıoğlu, yayımladığı mesajda şu ifadeleri kullandı:
“Her yıl olduğu gibi dört bir yandan milyonlarca Müslüman ‘Emin Belde’ye aktı. Her renkten insanlar, yüzünü Beytullah’a dönüp dillerini anlamadığı kardeşleriyle omuz omuza saf bağlayarak ve sadece Allah’ın adını yücelterek namaza durdu. Allah-u Ekber komutuyla hep beraber O’nun huzurunda eğildi, alnını yere koydu, secdeye kapandı. Hacılar elbiselerinden de sıyrılıp ihramlar içerisinde Arafat’ta bir araya toplandılar. Kurbanlarını ve saçlarını kestirecekler. Emin Belde’de olduğu gibi bir araya geldiğimizde, birlik ve beraberliğimizi sağladığımızda beldelerimizin de emin olacağını düşünemedik. İşgaller ve iç karışıklıkların devam ettiği İslam coğrafyasında bir bayrama daha buruk giriyoruz. Tefrika nedeniyle güçsüzleşen Müslümanlar, kalan güçlerini de kardeşlerine karşı kullanmakta bir beis görmüyorlar.”
Emperyalist işgale, ekilen fitne tohumlarına, Müslümanlar arasında yaşanan tefrikaya dikkat çeken Yapıcıoğlu, mesajın devamında, “Onlar batıl yolda birlik içindeyken, biz hak yolda ayrılığa düştük; Onlar kendi şehirlerini imar ve inşa ederken, bizler harab ettik. Bizi vahdete, bir/birlik olmaya çağırmıyor mu dinimiz? Ümmetin perişan hali bizi neden gayrete getirmez? Yoksa bu hal, ümitlerimizi mi kırdı? Ümitsizlik kârımız değil, tefrika bize yakışmıyor. Ümmet ve coğrafyası bu halde iken nisbeten sakin olan Türkiye de karıştırılmak, emperyalist işgale zemin hazırlayacak bir iç çatışma ortamına sürüklenmek isteniyor. Fitneler gizlilikle başladı, ancak gizlenme ihtiyacı duymayacak güce ulaştığını düşündüğünde 15 Temmuz’da apaçık kötülüklerle kendini açığa vurdu. Kendilerini gizledikleri dönemlerde de yaptıkları hainlik ve zulümler dikkatli gözlerden kaçmıyor, feraset sahipleri tarafından görülüyordu, 15 Temmuz sonrası görmeyen kalmadı.” ifadelerine yer verdi.
FETÖ’nün kumpaslarla cezaevine koyduğu mahkûmların ve ailelerinin bir bayramı daha birbirlerinden ayrı geçireceklerine dikkat çeken Yapıcıoğlu, şunları belirtti:
“Kendilerinden olmayan ve boyun eğmeyen herkesi bertaraf edilmesi gereken düşmanlar olarak gördükleri, güvenlik bürokrasisi ve yargıda ele geçirdikleri makamları bu düşmanlarına karşı etkili bir silah olarak kullandıkları iyice anlaşıldı. On binlerce kamu görevlisi bu nedenle görevden uzaklaştırıldı. Yargı yetkisini örgütsel amaçları için kullandıkları gerekçesiyle meslekten ihraç edilen binlerce hâkim ve savcının mağdur ettiği binlerce masum bir bayramı daha cezaevlerinde; anne, baba, eş ve çocukları da cezaevleri yollarında geçirecekler. Bazılarının çilesi çeyrek asırlık oldu, henüz baba olmuşken cezaevlerine girenler dede oldular. Mazlumların cezaevinde geçirdikleri son bayram olmasını diliyorum.”
“Mazlumlara, haksızlığa uğramışlara hakkını teslim etmeden; özgürlüğü elinden alınmışları hürriyete kavuşturmadan sadece zulüm ve haksızlık edenleri cezalandırmak adalet değildir. Zulmün devamına seyirci kalmak da zulümdür.” diyen Yapıcıoğlu, yayımlamış olduğu mesajın sonun şu ifadeleri kullandı.
“Hakkın ve adaletin hâkim olmasına çabaladığı için zulme maruz kalmış olanlar ve ibadet için Beytullah’ın ziyaretçileri başta olmak üzere bütün Müslüman kardeşlerimin Kurban Bayramını tebrik ederim. Arafat’ta vakfeye duran arınmış salih kulların kabul olunmuş dua ve haclarının, mazlumların reddedilmeyen yakarışlarının hürmetine Kurban Bayramının ümmetin içinde bulunduğu tefrika ve işgallerden kurtuluşuna, İslam ümmetinin kurtuluş ve vahdetine vesile olmasını niyaz ediyorum.” (İLKHA)
