Batman İl Halk Sağlığı Müdürü Dr. Vecheddin Acar, “16 Kasım Dünya KOAH Günü” münasebetiyle yazılı bir açıklama yaptı.
KOAH’ın zararlı gaz ve toz parçacıklarının solunması sonucu hava yollarında ve akciğerlerde gelişen mikrobik olmayan iltihabın neden olduğu, hava yollarının daralması ve tıkanması ile sonuçlanan, genellikle ilerleyici özellikte bir hastalık olduğunu belirten Acar, “KOAH, tüm dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olmasına karşın, kamuoyu tarafından yeterince bilinmemektedir. Toplumumuzda 40 yaş üstü her 5 kişiden birinde KOAH vardır. Oysa 10 KOAH hastasının sadece biri doktora başvurmuş ve doğru tanı alabilmiştir. KOAH’ın temel nedeni olan kirli hava soluma sorunu, son 200 yılda sanayi devrimi sonrasında ortaya çıkan bir gerçekliktir. KOAH’lı hastaların ve bu hastalıktan ölen kişilerin dünyadaki dağılımına bakıldığında, yüzde 90’dan fazlasının düşük-orta gelirli yoksul ülkelerde yaşayan insanlar olduğu görülmektedir.” dedi.
“Havamızı koruyalım KOAH’sız yaşayalım”
Anne karnından itibaren gerek ev ve işyerleri, gerekse dış ortamlarda solunan zararlı duman, gaz ve küçük parçacıklar nedeniyle KOAH oluşabildiğine dikkat çeken Acar, “Tütün dumanı, termik santraller, fabrikalar ve trafikteki arabaların egzozlarından çevreye yaydıkları kirli hava, ısınma ve yemek pişirme amaçlı evlerdeki soba veya ocaklarda yakılan odun, tezek, ağaç kökleri ve kömürün dumanı ile tozlu dumanlı işyerlerinde soluduğumuz kirli hava hastalığa neden olan en önemli sebeplerdir. KOAH ilerleyici bir hastalık olmasına karşı önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. Hastalık genellikle 40 yaşından sonra ortaya çıkmakta ve kendini uzun süreli nefes darlığı, öksürük, balgam ile göstermektedir. Bu belirtiler hastalık ilerledikçe artmaktadır. Hastalık spirometri diye adlandırılan basit bir ‘nefes ölçüm testi’ ile kolayca teşhis edilebilmektedir.” diye konuştu.
“Ortam havasını temiz tutarak KOAH’tan korunulabilir”
KOAH’lı bir hastanın yapması gereken ilk işin sigarayı bırakmak amacıyla hekime başvurması olduğunu vurgulayan Acar, “Zararlı toz ve dumandan uzak durulması, ortam havasının temiz tutulması, grip ve zatürre aşılarının yapılması ve nefes yoluyla alınan ilaç tedavisinin yanı sıra fiziksel aktivitenin önerilmesi ve uygulanmasının sağlanması, hem hastalık gelişimi, hem hastalığın ilerlemesi ve kötü sonuçlarının önlenmesinde önemli adımlardır. Gelecek nesillerimiz için herkesin el birliği içerisinde temiz hava ortamını sağlaması ve koruması gerekmektedir. Solunan ortam havasını temiz tutarak KOAH’tan korunabiliriz.” ifadelerini kullandı.(İLKHA)