Lütfen bekleyin..
PKK'nın hedefi laik Kürtler
HERKESE BİR SİLAH ÇAĞRISI!
Çözüm Süreci'ni nasıl değerlendiriyorsunuz?
Biz sürecin başından itibaren çok umutlu değildik. Çünkü sürecin yanlış yürütüldüğünü düşünüyorduk. Ancak hükümet ilk önce kendini daha sonra da milleti inandırdı. Süreçte “PKK silah bırakacak ve tamamen yurt dışına çıkacak” diye bir beklenti oluştu. Abdullah Öcalan da 2013 yılında yaptığı açıklamada PKK'nın silah bırakması çağrısını yapmıştı. Ancak örgütün silah bırakmayacağı da belliydi. 6-7-8 Ekim Kobani olaylarında ciddi bir kırılma yaşandı. Buna rağmen hükümet, “Bunlar oldu ama süreç devam edecek” dedi. Şuan ise süreç bitti. Örgüt bırakın silah bırakmayı bütün şehirleri silahlandırdı. Her eve bir silah kampanyasından sonra şimdi ise herkese bir silah çağrısı yapılıyor.
FATURAYI HDP ÖDEYECEK
Örgüt, önceden kırsalda şimdi şehirlerde vur-kaç taktiği uyguluyor. Bu yolla neyi amaçlıyor?
PKK iç savaş çıkarmaya çalışıyor. 6-7-8 Ekim bunun provasıydı. Son 10 gündür de bütün Kürt halkını ayaklanma için sokağa çağırıyorlar.
Halk karşılık vermiyor ama. Sürecin sürmesini istiyor değil mi?
Hayır vermiyor. Aslında iki tarafta Çözüm Süreci'ni daha önceden bitirmişti. Ancak halk çatışmazlık ortamını istiyordu. Taraflar süreci birbirlerine fatura etmeye çalışıyordu.
Şuan kim ödüyor faturayı?
Ceylanpınar'da evlerinde uyuyan 2 polisin öldürülmesi sürecin PKK tarafından bitirildiğini gösteriyor. Siyasi faturasını da HDP ödeyecek.
MADEM HAZIRSIN NİYE BOZDUN?
Erken seçimde mi öder?
İlk seçimde siyasi bir yansıması olacaktır. Hem Kandil, hem Avrupa ayağı “Biz Çözüm Süreci şartlarına dönmeye hazırız” diyor. Madem hazırsın niye bozdun? Kürt halkı barış istiyor. PKK ve HDP kanadı ise “Bu bölgeyi biz yöneteceğiz” diyor.
Doğan medyası, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ı seçimlerden önce allayıp pullayıp Kürt halkının önüne koydu. Demirtaş'ın seçimlerden önce görüntüsü ile şimdi ki samimiyetsiz tavrını nasıl yorumluyorsunuz?
Selahattin Demirtaş seçimden önce neyse şuan da odur. Fakat uluslararası bir algı operasyonu yapıldı. PKK'nın IŞİD'le savaşması örgütü çok fazla ümitlendirdi. Terör listelerinden çıkabileceğini düşündü. Zannettiler ki ABD kendilerine müttefik haline geldi. ABD, müttefiklerini belli bir süre kullanır, işi bitince de ateşin içine atar.
FIRTINA ÖNCESİ SESSİZLİK
Her geçen gün PKK bölgede etkinliğini biraz daha artırıyor. İlerleyen zamanlarda özerlik ya da bağımsızlık gibi sonuçla karşılaşabilir miyiz?
Bunu olayların seyri ve uluslararası kamuoyunun tavrı belirleyecek. Eğer siz Kürt sorununu görmemeye devam ederseniz, insani hakları pazarlık konusu yaparsanız, dışarıdan birileri de gelir bu olaya çomak sokar. Diyarbakır şuan sessiz gibi görünüyor ama bu fırtına öncesi sessizlik. Hükümet, Kobani olaylarından sonra işi biraz daha sıkı tutmaya başladı. Eğer imkan olsaydı PKK, Kobani olaylarından daha büyük bir ayaklanmayı başlatabilirdi. Halkı sokağa dökemedikleri için şimdilik başarılı olamadılar.
BİR DAHAKİ SEÇİMLERDE DAHA TEMKİNLİ HAREKET EDECEKLER
Halk sandıkta HDP'ye destek verirken PKK'ya o kadar destek vermiyor. Siz seçmen tavrını nasıl yorumluyorsunuz?
7 Haziran seçimlerinde HDP'liler dedi ki, “Biz barajı aşarsak, siyaset öne çıkar. Çözüm Süreci daha hızlı yürür ve barış gelir. Eğer biz barajı aşmazsak, o zaman savaş başlar, 6-7-8 Ekim benzeri ortam oluşur.” Bu yüzden daha önce HDP'ye hiç oy vermemiş insanların bu partiye oy verdiğini gördük. Vatandaş “barış” için HDP'yi destekledi. 80 Milletvekiline rağmen HDP savaş tamtamları çalıyorsa Kürt halkı bir daha ki seçimlerde daha temkinli hareket edecektir.
PKK KEMALİZMİN YAPAMADIĞINI 20 YILDA YAPTI
Parti olarak PKK'yı nasıl tanımlıyorsunuz?
Bize göre; Kemalizmin 90 yıldır Kürt toplumuna yapamadığını PKK, -yani yerli Kemalistler- 20 yılda yaptı. PKK bir projedir. Kürtlerin sekülerleştirilmesi projesidir. Uluslararası desteğinin olmasının da nedeni budur.
Son olarak çağrınız ne olur Kürt halkına?
PKK ve onun tabanının çatışma ortamına dönmesinin hiç kimseye faydası yok. Çatışmalardan en büyük zararı Kürtler görür. Halk birlikte yaşamak istiyor.
Hükümete de çağrımız şudur: Birileri silahlı çatışmayı başlattı diye atılması gereken adımlardan vazgeçilmemelidir. Kürt halkına insani hakları da biran önce verilmelidir. (Yeniakit Gazetesi)
