HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Aydın Gök, "İslami hizmetlerinden dolayı halen içeride olanlar, onlara zulmetmiş hâkimlerle bitişik koğuşlarda halen duruyorlarsa demek ki mahkemeler adalet dağıtmıyor." dedi.
Türkiye genelinde teşkilatlanma çalışmalarını sürdüren ve 2'nci olağan kongrelerini gerçekleştiren HÜDA PAR'ın Hasankeyf İlçe Teşkilatının açılışı yapıldı.
Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan açılış programına katılan Gök, burada katılımcılara hitap etti.
Gök, "HÜDA PAR'ın kuruluşunun 5'inci yılındayız. Bugünlerde il kongrelerimizin 2'ncisini yapıyoruz. Önceki kongrelerimizdeki temamız, 'Dürüst Siyaset, Gerçek Adalet'ti. Bu dönemdeki temamız da 'Önce İnsan, Öncelik Adalet'tir. Biz her dönemde insanı ve adaleti merkezimize koyduk. Kendi hizmet ve çalışma anlayışımızda mutla surette adaletin gözetilmesi gerektiğini sürekli vurguladık. Bundan sonra da bizim temalarımızın içinde mutla surette adalet olacaktır. Önce insan dedik. Zira Allah-u Teâlâ insana lütfetmiştir. Allah-u Teâlâ bütün her şeyi, diğer yaratıkları insanların hizmetine vermiştir. Biz de önce insan diyoruz. Günümüzde ise öyle bir manzara ile karşı karşıyayız ki kendi bölgemizde, kendi ülkemizde ve İslam coğrafyasında maalesef insanlık yerlerde sürünüyor. İnsanlığın, özellikle Müslümanların kanı akıtılıyor. Aziz ve muhterem olan insan, böyle bir ortamda maalesef bugün sefil duruma düşürülmüştür." dedi.
"Huzuru ve kardeşliği ayakta tutacak olan yegâne prensip adalettir"
İnsanlığı, barışı, huzuru ve kardeşliği ayakta tutacak yegâne prensibin adalet olduğuna vurgu yapan Gök, şunları söyledi:
"Bugün her köşe başında uyuşturucu tacirleri iş yapıyorken, boşanmalar artıyorken, ahlaksızlık diz boyuyken önce insan demek zorundayız. Çünkü insanın mutlak surette aziz olması lazım. Devletin ve devletlerin mutlak surette sadece insana hizmet anlayışlı olması lazımdır. İnsanın muhterem ve aziz olmasının yegâne şartı Allah-u Teâlâ'ya gerçek manada kul olmaktır. HÜDA PAR olarak, 'Önce adalet.' dedik. Çünkü insanlığı, barışı, huzuru, kardeşliği ayakta tutacak olan yegâne prensip ve ilke adalettir. Allah-u Teâlâ adaleti bize emrediyor. Peygamberlerine adaleti emretmiş. Peygamberlerin adaletin ikamesi için gönderildiğini bizlere bildiriyor. Peygamberlerden sonra bizim, onların takipçileri olarak adaleti ayakta tutmamız gerektiğini emretmiştir. O yüzden biz her dönemde mutlaka adaletten konuşup, adaleti vurgulayacağız."
"İnsanların ırkına, milliyetine ve aşiretine bakarak adil olunmaz"
İnsanların ırkına, milliyetine ve aşiretine bakarak adil olunamayacağının altını çizen Gök, "Eğer biz dostu ve düşmanı ayıramamışsak adil olamayız. Eğer biz vakti zamanında camilerden insanları, gençleri toplamış, bugün de onun kötü manzaralarıyla karşı karşıya kaldıysak ve bunda da hâlâ diretiyorsak adil olmayız. Biz halen geçmişte çektiklerimizin esas sebebinin milliyetçilik, ırkçılık olduğunu öğrenememişsek, bunun farkına varmamışsak, halen ırkçılık yapıyorsak biz adil olamayız, bu mümkün değildir. Dolayısıyla adil olabilmek için mutlak surette zengin ve fakiri ayırmamak lazım. Hiçbir şekilde kavimleri ve ırkları ayırmamak lazımdır. Ancak bu şekilde adil olabiliriz. İnsanların cibilliyetine, ırkına, milliyetine ve aşiretine bakarak adil olunmaz." ifadelerini kullandı.
"İslami hizmetlerinden dolayı halen içeride olanlar varsa demek ki adalet dağıtılmıyor"
Son olarak Gök, "Adalet saraylarında gözleri kapalı bir bayan figürü resmi var. Onun manası, 'Hüküm verdiğim zaman ben kimseyi tanımıyorum, kimseyi görmüyorum.' demektir. İşte adalet budur. Böyle olması lazımdır ama bugün için maalesef bu söylenemez. Geçmişte mümin ve Müslümanların ümmete ve ülkeye yön vermeleri, adaletin ikamesi, İslami kaide ve prensiplerin yaşanması için mücadele veren insanları camilerden toplayıp cezaevlerine attılar. O insanlar halen cezaevlerindeler, orada ömür tüketiyorlar. Bugün mahkemeler ayrım yapıp, müebbet ile yargılanan birilerini gözetip, 24 saat içinde beraat verebiliyor. Dediğimiz gibi, İslami hizmetlerinden dolayı halen içeride olanlar, onlara zulmetmiş hâkimlerle bitişik koğuşlarda halen duruyorlarsa demek ki mahkemeler adalet dağıtmıyor. O yüzden bizim buna mutlak surette müdahale etmemiz lazımdır." şeklinde konuştu.
HÜDA PAR Hasankeyf İlçe Başkanı Seyid Emin Tunç ise "Hamd ve şükürler olsun ki derdi ve hedefi insanlığın ahiret saadeti olan kutlu bir davanın fertleriyiz. Partimiz, 19 Aralık 2012'de yıllardır ezilen, sömürülen, açlığa, yoksulluğa ve sefalete mahkûm edilen halkımızın sesi ve temsilcisi olmak için yola koyuldu. Hamt olsun, yıllardır bu kutlu yolda yürümeye, siyaset yapmaya devam ediyor. Bugünlere bedeller ödeyerek, bin bir bela ve musibetlere sığınarak geldik. Bu süreçte nice badireler atlattık. Tarifi imkânsız acılar yaşadık. Allah'a hamdolsun ki bugüne kadar ilkelerimize bağlı kalarak siyaset yaptık. Her ne engel ile karşılaştıysak yine de ilke ve prensiplerimizden asla taviz vermedik. İlk günlerde şunu dedik: Bizim davamız parti davası değil. Çünkü biz bir dava partisiyiz. Amacımız, insanlığın huzur ve saadetini temin etmek, sorunlarına çare olmak ve siyaset sahnesinde halkımızın menfaatleri doğrultusunda yapılan yanlışlara 'Dur!' demektir. Tüm bunları yüce Rabbimizin rızasına erişmek maksadıyla yaptık." dedi.
Konuşmaların ardından HÜDA PAR ilçe teşkilat binasının, kesilen kurdeleyle açılışı gerçekleştirildi.
Açılışa; HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Gök'ün yanı sıra Hasankeyf Belediye Başkanı Abdulvahap Kusen ve AK Parti Hasankeyf İlçe Başkanı Ömer Güzel de katıldı. (İLKHA)