Şükrü Gündüz / Doğruhaber
Çözüm süreciyle şehirleri silahlarla dolduran Pkk Kürtleri katletmeye devam ediyor. Camilerin önüne, hastanelerin girişine, yollara bombalar/mayınlar yerleştirilip patlatılıyor. Herşeyden habersiz oyun oynamak için sokağa çıkan çocukların bedenleri , patlayan bombalarla parçalanıyor. Bölgede çocuklar, genç doktorlar ve eczacılar örgütün kurşunlarına ve bombalarına hedef olarak şehit oluyor. Ağıtlar yine Kürtçe olarak yükseliyor…
XWEDA HAQÊME NEHÊLE
Fırat Sımpil henüz 12 yaşındaydı. Ekmek almak için evden çıktı. Bir daha eve dönemedi. Parçalanmış bedenini gören annesi Kadriye Sımpil, onu ancak ayağındaki terliğinden tanıyabildi… Acılı annenin Kürtçe ‘Xweda haqême nehêle – Allah ahımızı yerde bırakmasın' feryadı yürekleri dağladı… Fırat, sosyalist ve marksist zihniyete hizmet eden bir çalışmanın içinde olmadığı için taraflı medyada bu vahşet görmezden gelindi
YÜREĞİNİZ YETİYORSA MEZARA TÜRKLÜĞÜNÜZÜ, KÜRTLÜĞÜNÜZÜ GÖTÜRÜN
Yunus Koca 30 yaşındaydı. Eczacılık yapıyordu. Hayalleri vardı. Topraklarına barış gelmesini istiyordu. Bunun için haykırıyordu. Kürtlerin hakkını savunuyorum diyenlere haraç vermediği için katledildi. Yunus Koca sosyal medya hesabından yaptığı “Her şey değişiyor ama ölenlerin hep garibanlar olduğu gerçeği değişmiyor maalesef” paylaşımı, aslında her şeyi özetliyor…
EY KABİR! YANYANAYIZ!
Doktor Abdullah Biroğul, Türkiye'nin en iyi üniversiteleri arasında olan Cerrahpaşa Tıp Fakültesinden dereceyle mezun olmuştu. İlk görev yeri olarak doğduğu topraklara ataması çıkınca sevinçle oraya koşmuştu. Dindardı, ölümü aklından çıkarmıyordu. Ölüme hazırlıklıydı. Onun da hayalleri yoluna pusu kuran Pkk tarafından yok edildi. Daha önce onlarca yaralıya elini uzatmış, onların hayatlarını kurtarmıştı. Kendisi vurulunca ortada kaldı… Doktor Abdullah Biroğul: “Ey kabir! Yan yanayız! Şimdi hayattayım ama aramızdaki mesafe ÖMRÜMÜN GERİ KALANI kadar” diye yazmıştı… Şehit Abdullah'ın ablası Halime Biroğul, “Babam, doktor olsun diye bizi aç bırakıp onu okuttu. O okusun diye biz geceleri aç yatardık. Ama aileden doktor çıkacak hayalini kurarak kendimizi teselli ederdik” dedi.
PKK MARKETE GİDEN ÇOCUĞU ÖLDÜRDÜ
Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde Pkk tarafından Bağlar Mahallesi Büyük Çeşme Caddesi'ne yerleştirilen patlayıcı, askeri aracın geçişinden kısa bir süre önce patlatıldı. Bu sırada markete giden 12 yaşındaki Fırat Sımpil, patlamanın etkisiyle parçalanarak hayatını kaybetti. Büyük gürültüyle patlayan bomba, tüm ilçede hissedildi. Hayatını kaybeden çocuğun cenazesi Silvan Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Patlama nedeniyle bir evin bahçesinin duvarı yıkılırken, yolda da tahribat oluştu.
XWEDA HAQÊME NEHÊLE
Fırat Sımpil'in annesi Kadriye Sımpil, evladını kaybetmekten dolayı duyduğu üzüntüyü gözyaşları içinde Kürtçe feryatlarla haykırdı. Kadriye Sımpil, “Li devê derîya mayîna diteqînîn Xweda haqême nehêle, Ğavsê Geylanî heqême nehêle” bedduasıyla oğlunun katillerine lanet okudu.
OĞLUM PARAMPARÇA OLMUŞTU
Oğlunun 6. sınıf öğrencisi olduğunu, pazar çantasıyla manavdan sebze almak için evden çıktığını ifade eden Kadriye Sımpil, “Oğlum yola yerleştirilen patlayıcı sonucu öldü. Evimizin önüne mayın yerleştirenlere Allah hakkımızı bırakmasın. Oğlum paramparça olmuştu” diye konuştu.
ALLAH BUNU YAPANLARIN BELASINI VERSİN
“7 çocuğum var, birini kaybettim. Allah bunu yapanların belasını versin” diyen acılı anne, acılarının büyük olduğunu ve sadece barış istediklerini belirtti. Fırat Sımpil'in babaannesi Samiye Sımpil de yola patlayıcı yerleştirerek, torunun ölümüne neden olanlardan davacı olduklarını, onları Allah'a havale ettiklerini kaydetti.
HARAÇ VERMEDİĞİ İÇİN PKK KATLETTİ
Diyarbakır'da Ak Parti Gençlik Kolları eski Başkanı 31 yaşındaki Yunus Koca, Pkk'ye haraç vermediği için katledildi. Sur İlçesi Dağkapı Meydanı'nda bulunan eczanesine gittiği esnada silahlı saldırıya uğrayan Koca, ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
ŞEHİDİM PEYGAMBERE SELAM SÖYLE
Diyarbakır'da uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden AK Parti Diyarbakır Gençlik Kolları eski Başkanı Koca'nın cenazesi, Çermik'te toprağa verildi. Selahaddin Eyyubi Devlet Hastanesinde yapılan otopsinin ardından Koca'nın cenazesi defnedilmek üzere Çermik ilçesi Şeyhanlı Mahallesindeki camiye getirildi. Burada kılınan cenaze namazının ardından omuzlara alınan Koca'nın naaşı, salavatlar ve tekbirler eşliğinde mezarlığa taşındı. Cenazenin toprağa verilişi sırasında Koca'nın son kez yüzünü görmek isteyen bir yakınının “Şehidim peygambere selam söyle”, “Açın yüzünü cenneti görelim” diye seslenmesi yürekleri yaktı
YUNUS KOCA'NIN KATİL ZANLILARI YAKALANDI
Uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden AK Parti Diyarbakır Gençlik Kolları eski Başkanı Yunus Koca'nın katil zanlısı oldukları iddiasıyla 2 kişi, olayda kullanılan silahla yakalandı. Alınan bilgiye göre, Koca'nın hayatını kaybettiği saldırıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında, toplanan deliller ve görgü şahitlerinin ifadelerinden yola çıkan polis, olayı gerçekleştirdikleri belirlenen 2 zanlının Diyarbakır dışında olduğunu tespit etti. Polis, ikisi de 46 yaşında olan zanlıları, olayda kullanıldığı kriminal incelemede de tespit edilen 7.65 milimetre tabancayla yakaladı.
BU ŞEHİRDE ÇOCUKLARIN UMUDU YOK, ANNELERİN YÜREĞİ AĞZINDA
Yunus Koca kendi sosyal medya hesabında barışa dair umutlarını paylaşmıştı. Nerden bilecekti ki, Fırat'ın bedenini bomba ile paramparça edenlerin kurşunları ile kalleşçe vurulacağını… İşte Yunus Koca'nın sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımlar:
“Bir tarafta teknesi batıp kıyılara vuran çocuk yaşta mülteci bedenleri. Bir tarafta bombalarla parçalanmış çocuk bedenleri. Yuhh bize bee.!
Hadi yüreğiniz yetiyorsa mezara Türklüğünüzü, Kürtlüğünüzü götürün. Kimse size ırkın ne diye sormayacak. Rabbin kim diye soracaklar efendi.!
Şehirde bütün kepenkler kapalı. Gökyüzünde helikopterler, caddelerde zırhlı güvenlik araçları var. İlçelerden insanlar göç ediyor. Ne için!
Bu şehirde çocukların umudu yok. Annelerin yüreği ağzında. Babalar kara kara düşünüyor. Gençler yine anlamsız şekilde ölüyor. Mutlu musunuz?!
Özel güvenlik bölgeleri-sokağa çıkma yasakları-yol kesmeler-araç yakmalar-şehir yapılanmaları-hükümetsiz dönemler-90'lar ve Yetim Ülkem.!
Herşey değişiyor ama ölenlerin hep garibanlar olduğu gerçeği değişmiyor maalesef...”
KENDİ MEMLEKETİNE HİZMET İÇİN GİTTİ KATLEDİLDİ
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi mezunu Abdullah Biroğul, ilk tercihi olan memleketi Diyarbakır'a atanmıştı. 26 yaşındaki doktorun amacı, önce doğduğu büyüdüğü topraklara olan borcunu ödemekti. Ancak gözü dönmüş katiller, bunu genç doktora çok gördü. Kürtlerin haklarını savunduklarını söyleyen caniler tarafından yolu kesilerek katledildi. Doktor Abdullah Biroğul, birçok hastaya zor durumda elini uzatmıştı. Ancak kendisi vurulduğunda ambulans bile vurulduğu yere gidemedi. Ambulans Biroğul'un vurulduğu yere ulaşıncaya kadar o hayata gözlerini kapamıştı.
KÜRT HALKININ DÜŞMANI ÖRGÜT DOKTORU KATLETTİ
Diyarbakır'da yol kesen Pkk'lilerin saldırısına uğrayarak hayatını kaybeden doktor Abdullah Biroğul, son yolculuğuna gözyaşları ve Kürtçe ağıtlar eşliğinde uğurlandı. Diyarbakır'ın Lice ile Kulp ilçeleri arasında bulunan Yünlüce Köyü yakınlarında seyir halindeyken Pkk'lilerin yol kestiğini görmesi üzerine aracıyla geri dönmek istedi. Gözünü kan bürümüş örgüt militanları uzun namlulu silahlarla Biroğul'un aracını taradı. Kulp'ta Toplum Sağlık Merkezi'nden sorumlu doktor olan Biroğul'un cenazesi, otopsi yapılmak üzere Diyarbakır Selehaddin Eyyubi Devlet Hastanesi morguna getirildi. Otopsinin ardından yakınları ve sevenleri tarafından alınan Biroğul'un naaşı, cenaze namazı kılınmak üzere Kayapınar ilçesindeki Peyas Medine Camii'ne götürüldü. Daha sonra Peyas Mahallesi Mezarlığı'na götürülen Biroğul, dualar eşliğinde defnedildi. Cenazenin defin işlemleri sırasında Biroğul'un bazı yakınlarının sinir krizi geçirdiği gözlendi
TBB'DEN SKANDAL AÇIKLAMA
Türkiye Tabipler Birliği'nden ise utanç verici skandal bir açıklama geldi. Doktorun katledilmesi hakkında sözde açıklama yapan Tabipler Birliği, Biroğul'u katleden Pkk'nin ismini anmamaya özen gösterdi. Muğlak ifadelerle Pkk vahşetinin üzerini örtmeye çalışan Türkiye Tabipler Birliği, genç doktor Abdullah Biroğul'un katilinin “herkes” olduğunu iddia etti. PKK'ya, siyasi uzantısı olan HDP'ye ve PKK'nin vahşetini destekleyen medya kuruluşlarına tek kelime söyleyemeyen Türkiye Tabipler Birliği şiddet ortamını önlemesi için Meclisi ve hükümeti göreve davet etti. Sıradan bir vatandaşın doktora yaptığı en ufak saldırıda doktor haklarını savunma adına açıklamalarda bulunan, iş bırakma eylemleri çağrısında bulunan birlik'in bu tavrının Biroğul'un dindar kişiliğinden kaynaklandığı iddia edildi
PKK KATLETTİ DOKTOR SEVİNCİNİ GİZLEMEDİ
Öte yandan Edirne'de Sülüçoğlu İlçe Hastanesi'nde görev yapan bir doktor da, PKK'nın Kulp'ta katlettiği meslektaşı Abdullah Biroğul için alçakça bir paylaşımda bulundu. Dr. Selçuk Kılıçkov, PKK'nın öldürdüğü meslektaşı için “sevindim” dedi. Sağlık Bakanlığı tweet'le ilgili Selçuk Kılıçkov hakkında inceleme başlattı.
AĞABEYİM OKUSUN DİYE GECELERİ AÇ UYURDUK
PKK tarafından katledilen doktor Abdullah Biroğul'un (29) kardeşi Halime Biroğul konuştu.
Diyarbakır'ın Dicle İlçesi Boğazköy Köyü'nde 1986'da doğan Abdullah Biroğul, 5 yaşındayken çatışmalar sırasında askerler tarafından köyleri ateşe verildi.
Baba Ahmet ve anne Emine, çocuklarıyla Diyarbakır Bağlar İlçesi'ne göç etti. 8 çocuğunu gecekonduda büyüten baba inşaatlarda çalıştı. En büyük erkek çocuk olan Abdullah ayakkabı boyacılığı yapıp simit sattı. Derslerinde başarılı olan Abdullah, yoksulluğa rağmen Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ni kazanıp 2013 yılında dereceyle mezun oldu.
Ağabeyinin, “Ben bölgenin çocuğuyum, Batı'daki doktor oraya nasıl gitsin” diyerek Kulp'a gittiğini, tayin istemediğini anlatan Halime Biroğul, “Babam, doktor olsun diye bizi aç bırakıp onu okuttu. O okusun diye biz geceleri aç yatardık. Ama aileden doktor çıkacak hayalini kurarak kendimizi teselli ederdik” dedi. Biroğul şöyle konuştu: “Ne zamana kadar bu kan dökülecek? Devlet köyümüzü yaktı, PKK kardeşimi öldürdü. Ülkemizde mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşamak istiyoruz. Bu milletin çocukları yok yere ölüyor. Yazık değil mi?” Genç doktordan geriye miras olarak ‘Barış' ve ‘Özgür' adını verdiği renkli muhabbet kuşları kaldı.