ABD destekli 15 Temmuz darbe girişiminin ikinci yıldönümü nedeniyle değerlendirmelerde bulunan Batman Baro Başkanı Çakan, Türkiye’de darbelere ve darbe teşebbüslerine karşı halkın artık bilinçli olduğunu söyledi.
15 Temmuz 2016'da FETÖ tarafından ABD’nin desteğiyle gerçekleştirilen ve 249 kişinin katledildiği, 2 bin 196 kişinin ise yaralandığı darbe girişiminin yıl dönümü nedeniyle açıklamalarda bulunan Batman Baro Başkanı Avukat Abdulhamit Çakan, darbe girişiminin perde arkasında emperyalist devletlerin olduğunu söyledi.
15 Temmuz darbe teşebbüsü sırasında karşı duruş sergileyerek katledilen vatandaşlara rahmet dileğinde bulunan Çakan, “Aynı şekilde mücadele ederken yaralanan ve tedavi gören vatandaşlarımıza da geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum.” dedi.
“Türkiye’de artık darbelere, darbe teşebbüslerine karşı halk bilinçli”
Türkiye’nin 15 Temmuz tarihinde çok ciddi bir badire atlattığını belirten Çakan, “Seçilmişlere karşı yapılan ve kesinlikle dış destekli olduğuna inandığımız bu teşebbüse Türkiye halkı ciddi anlamda kenetlenerek bir mücadele verdi. Türkiye’de artık darbelere, darbe teşebbüslerine karşı halkın bilinçli olduğu ve halkın bundan sonra darbelere karşı mücadele edeceği mesajı verildi. Darbe teşebbüsü sonrası darbecilere karşı yargısal anlamda ciddi faaliyetler yürütüldü. Neredeyse ülkenin tüm kadrolarına sızmış olan bu yapıyla mücadele edildi. Bir takım hatalarda yapıldı. Daha hassas davranılması gerekiyordu. Yeteri kadar hassas davranılmayan alanlarda var ama ciddi anlamda devletin değişik birimlerine yerleşmiş, FETÖ’cü dediğimiz bu yapıyla mücadele edildi. Bir kısım ihraçlar oldu, tutuklanmalar oldu.” ifadelerini kullandı.
“Hakkında beraat kararı olduğu halde ihraç edilenler var”
Türkiye’nin ciddi bir darbe atlattığını söyleyen Çakan, “Şunu da göz ardı etmemek lazım; Türkiye ciddi bir badire atlattı. Darbe teşebbüsünün üzerinden 2 yıl geçti. Artık bu konuda daha hassas davranılması gerektiğine inanıyoruz. OHAL ilanı ve akabinde çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerle (KHK) pek çok kişi görevden alındı, ihraç edildi. Buna ilişkin olarak komisyonlar kuruldu. Ciddi araştırılmalar yapıldı. Ama yine hatalar var mı? Evet, bize gelen bilgilere göre bir takım hatalar var. Biz bu süreçte özellikle ihraçlar ilgili olarak daha dikkatli davranılması, daha hassas davranılmasını talep ediyoruz. Nitekim örnek vermek gerekirse hakkında beraat kararı olduğu halde veya soruşturmasında takipsizlik çıktığı halde son KHK ile ihraç edilen 18 bin kişi arasında yer alan vatandaşlarımızda var. Bunların hukuki durumları ne olacak, tekrar görevlerine iade edilecek mi, edilmeyecekler mi? Bu konuda soru işaretleri kafa karışıklıkları var.” şeklinde konuştu.
“Darbe girişiminin elebaşısı olan kişi halen Amerika’dadır”
Darbe girişiminin elebaşısı olan Gülen’in halen Amerika olduğunu ifade eden Çakan, “Darbe teşebbüsünden hemen öncesi ve sonrasında darbenin arkasında olan asıl kişilerin yurt dışına kaçtıkları herkesin malumudur. Özellikle işin elebaşısı olan kişi halen Amerika’dadır. Bunların iadesiyle ilgili çalışmaların aralıksız devam etmesini umut ediyoruz. Çünkü daha çok örgütün alt tabakası diye nitelendirebileceğimiz insanlara yönelik bir mücadele yapıldı. Ama üst tabakada kaçan kaçana. Bunlarla ilgili mücadelenin de devam etmesi gerektiğine inanıyoruz. Bunların iadesiyle ilgili sürecin aralıksız bir şekilde devam etmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu darbe teşebbüsünün arkasında dış devletlerin, ülkelerin parmağının olduğunu görmemek mümkün değil.” dedi.
“İhraçlar ve görevden alınmalar hassas bir konu”
Konuşmasının sonunda Çakan, Şunları kaydetti: “Buna ilişkin olarak Türkiye aslında bir duruş sergiliyor ama bu yeterli mi? Bahsettiğimiz şahısların iadesi noktasında bir dirayet gösterilmesi gerekir. Ama bu konuda, bu şahısların, darbe teşebbüsünün arkasında olduğuna dair ciddi deliller de var. Bu konuda iyi araştırılmalar yapılmalı, iyi dosyalar hazırlanmalı ve onların iadesi yönünde de yargısal anlamda elimizi güçlü tutmalıyız. İhraçlar ve görevden alınmalar hassas bir konu. Bu konuda yargının elini biraz daha taşın altına koyarak daha hassas davranması gerekir. Yargı süreci çok iyi işletilmeli, kurunun yanında yaşlarda yakılmamalı. Çünkü masum bir insanın haksız ve suçsuz yere, FETÖ oluşumuyla hiç ilgisi olmadığı halde görevden alınır veya ihraç edilirse bu mağduriyetin telafisi mümkün olmaz.” (İLKHA)