Lütfen bekleyin..
Gündeme gelen af ile birilerinin kendi yandaşları ve taraftarlarını kurtarmanın peşinde olduğunu belirten Hak ve Özgürlükler Platformu Sözcüsü Feyzi Aydın, haksız yere zindana konulan İslami kimlikli mahkûmların görmemezlikten gelindiğini söyledi.
28 Şubat ve FETÖ Yargısı Mağduru Aileleri İnisiyatifi ve Hak ve Özgürlükler Platformu’ndan oluşan bir heyet, İslami kimliğinden ötürü 27 yaşındayken tutuklanıp hüküm giyen ve 25 buçuk yıl cezaevinde kaldıktan sonra yeniden yargılanmak üzere şartlı tahliye edilen 28 Şubat mağduru İslami Hareket mensubu Mehmet Ali Şeker’i ziyaret etti.
Ev hapsinde tutulan Şeker’e, 28 Şubat ve FETÖ Yargısı Mağduru Aileleri İnisiyatifi Sözcüsü Hüseyin Olam ve Hak ve Özgürlükler Platformu Sözcüsü Feyzi Aydın ile beraberindeki heyet "geçmiş olsun" ziyarette bulundu.
Ziyarette, MHP’nin af teklifinin ardından tekrar gündeme gelen ve 20-25 yıldır çeşitli kumpaslarla cezaevlerine konulan 28 Şubat ve FETÖ yargısı mahkûmların mağduriyetleri konuşuldu.
28 Şubat ve FETÖ Yargısı Mağduru Aileleri İnisiyatifi Sözcüsü Hüseyin Olam, cezaevlerinde tutulan 28 Şubat ve FETÖ yargısı mağduru mahkûmların İslami kimliklerinden ötürü mağdur edildiklerini belirterek, "Mehmet Ali Şeker 25 buçuk yıl zindanda kalmıştır. Dile kolay, çok uzun yıllarını cezaevinde geçirmiştir. Bizlerde kendisine geçmiş olsun ziyaretine geldik. Hazreti Yusuf gibi o da İslami hassasiyetlerinden dolayı mağdur edildi. İnşallah Mehmet Ali Şeker kardeşimizin çıkışı da diğerlerine de vesile olur." dedi.
"Hâlâ cezaevinde bulunan Yusifiler var"
İslami kimlikli mahkûmların hâlâ mağduriyetlerinin devam ettiğini hatırlatan Olam, "İslami hassasiyetlerinden dolayı cezaevlerinde şu anda 400’ün üzerinde İslami camialara bağlı müminler vardır. Sivas Davası, Tahşiye, Hizbuttahrir, Hizbullah, İslami Hareket Davası ve bu gibi hareketlere mensup kardeşlerimizin hepsi de müebbet ceza almış insanlardır. En azı 18 yıl olmak üzere 25 yılını cezaevlerinde geçiren ve hâlâ da cezaevinde bulunan Yusifiler vardır. Onların mağduriyetlerinin giderilebilmesi için elimizden gelen gayreti göstermeye çalışacağız." diye konuştu.
İslami çalışmalarından dolayı cezaevine konulan ve 25 buçuk yılını cezaevinde geçiren Mehmet Ali Şeker, 28 Şubat’ın sadece belli bir kesime değil tüm Müslümanlara karşı yapıldığını vurguladı.
"Müslümanlar ağır bedeller altında kaldılar"
Müslüman kesimin 28 Şubat’ta ağır bedeller ödediğini aktaran Şeker, "28 Şubat’ı, İslami kimlik taşıyan herkes ılımlı ya da radikal fark etmez herkesi önüne katan ve ona karşı saldırıya dönüşen bir süreç olarak görmek gerekiyor. Doğal olarak bu süreçte bazı Müslümanlar daha fazla ağır bedeller altında kaldılar. Mevcut günümüze kadar bu bedelleri taşıyarak gelen cezaevindeki Müslümanlar olarak sürecin, şartların ve siyasi ortamın değişmesiyle beraber bu Müslümanların da durumunun değişmesi gerektiği kanaatindeyim." ifadelerini kullandı.
"Müslümanlar için bir adım atılması gerekiyor"
Konuşmasının devamında Şeker şunları söyledi: "Ben Müslüman’ın diye herkesin bu konuda düşünmesi ve adım atması gerekir. Belli bir noktaya kadar denilebilir ki eskiden şartlar buna elvermiyordu. Siyasi çekinceler vardır, bazı engeller, dışardan takoz koymalar vardır, adım atması gerekenlerin bu hususta bazı korkuları vardır denilebilir. Ama şu anda şartların uygun hale geldiği, yapma iradesinin artık mümkün olduğu bir ortamda Müslümanlar için bir adım atılması gerekiyor. Bu sürecin aşılabilmesi için iki boyutlu adımın atılması gerekir. Bir boyutu elbette ki hükümetin atması gerekir; ama diğer boyutu İslami kesimin atması gerekir. Hangi cemaat olursa olsun fark etmez; hepsi aynı sorunu yaşamış ve bedeli ödemiş gibi empati kurarak bir adım atması, bu yükün altına elini koyması gerekiyor. Kardeş olmanın gereği budur. Tüm cemaatlerin bu husustaki duyarlılığı göstermesi gerekiyor. Bu duyarlılığı göstermemeleri kendi eksikliğindendir."
Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana Müslümanların çilesinin devam ettiğine işaret eden Hak ve Özgürlükler Platformu Sözcüsü Feyzi Aydın, 28 Şubat’ın Müslümanlara zulmün tavan yaptığı bir dönem olduğunu kaydetti.
"Müslümanların uğramış olduğu zulümleri bir türlü göremediler"
28 Şubat mağdurlarının bir türlü görülmediğini belirten Aydın, "Müslümanlara yapılan bu zulüm ve haksızlıklar belki de cumhuriyetten bu yana en çok da devletin eliyle yapılmıştır. Bazen de devletin içerisinde bazı karanlık odaklarca Müslümanlara zulüm yapılmış. Kimi zaman FETÖ kimi zamanda sol örgütlerin eliyle bu zulümler yapılmıştır. Özellikle 2002’de AK Parti’nin iktidar olmasıyla beraber Müslüman halkta bir umut yeşerdi. Müslümanların çilesinin en azından azalmasına yönelik bir beklenti oluştu ve çoğu konuda da ilerleme kaydettiler; ancak özellikle 28 Şubat sürecindeki Müslümanların uğramış olduğu zulümleri bir türlü göremediler. Müslümanların AK Parti’den beklentisi çoktu; ancak AK Parti’de bu beklentileri karşılayamadı." şeklinde konuştu.
"Aileler lütuf değil tamamen adaletin sağlanmasını istiyorlar"
Gündemdeki af konusuna da değinen Aydın, "Şu anda da bir af gündemdedir. Sözde af olan bu yasadan da anladığımız kadarıyla birileri kendi yandaşları ve taraftarlarını kurtarmanın peşindedir. O kadar çile çekmiş, haksız yere zindana konulmuş mahkûmlar görülmüyor. Kardeşlerimizi mahkûm eden çoğu hâkimlerin şu anda cezaevinde veyahut firar olduğunu biliyoruz. Devlette bunu itiraf etmiştir. 28 Şubat’ta Müslümanlara büyük haksızlıklar yapılmış ve kanuni olmayan şekilde Müslümanlar cezaevine tıkanmış. Bizler en azından bu süreçte Müslüman kardeşlerimizi görmelerini ve bu zulme son vermelerini istiyoruz. Mahkûmların aileleri, af değil yeniden dosyalarının açılmasını ve kendilerine yapılan haksızlığın görülmesini istiyorlar. Aileler lütuf değil tamamen adaletin sağlanmasını istiyorlar. Bu çıkacak yasa inşallah buna vesile olur." açıklamasında bulundu. (İLKHA)
