Lütfen bekleyin..
Batman’ın Beşiri (Qubîn) ilçesine bağlı İkiköprü (Aviskê) beldesi yakınlarında 2 bin dekar üzerinde kurulan ve 650 bin dikili ağaçtan oluşan elma bahçelerinde ağustos ayında başlayan hasat devam ediyor.
Kasım ayına kadar devam edecek elma hasadında bu yıl 2 bin ton rekolte bekleniyor. Çevre köylülere de ek gelir kapısı olan elmanın, iç ve dış piyasaya satışı yapılıyor.
Elma bahçesinden sorumlu Ziraat Mühendisi Mehmet Ali Ayhan, İLKHA muhabirine, Batman’da elmanın istihdama ve ülke ekonomisine ciddi katkı sağladığını söyledi.
Elma bahçesinin 2015 yılında kurulduğunu, ilk olarak 500 dekarlık bir alanda elma dikimine başlanıldığını anlatan Ayhan, dört ayrı elma çeşidinin bulunduğunu aktardı.
Mehmet Ali Ayhan
Ayhan, “Bunlar jeromine, fuji, golden ve granny çeşitlerimizdir. Daha sonra 2016 yılında 860 dekarlık ikinci bahçemizi kurduk ve 70 dekar da böğürtlen var. 2017 yılında da karşı tepedeki 300 dekarlık alanda armut, 500 dekar elma ve 50 dekar erik bahçemizi kurduk.” dedi.
“Büyük gelir kapısı”
Elma hasat döneminin geç ve erkenci çeşit olarak ikiye ayrıldığını, ilkinin ağustos ayında hasadının başlayıp kasım ayına kadar devam ettiğini vurgulayan Ayhan şöyle devam etti:
“Bu süre boyunca işçi arkadaşlar ve köylerden gelen çalışanlar için büyük bir gelir kapısı olmaktadır. Aynı zamanda elma, erik, kayısı, böğürtlen ürün çeşitliliğimiz var. İşçi bulma konusunda sıkıntı yaşamamaktayız. Çevre köylerden çalışanlarımız geliyor. Şirket daimi olarak çalışan 25 personelimiz mevcut. Hasat dönemlerinde ise işçi sayımız 80 ila 100’e kadar çıkmaktadır.”
Hasat döneminde topladıkları elmaları soğuk hava deposuna götürdüklerini dile getiren Ayhan, elma çeşitlerini birinci kalite, ikinci kalite ve meyve suyu olarak ayırdıklarını belirtti.
“Ürünlerimizin tamamını değerlendiriyoruz”
Organize Sanayi Bölgesinde elmanın götürüldüğü fabrikada hem meyve suyu, hem soğuk hava deposu hem de konsantrenin bulunduğunu söyleyen Ayhan, şunları söyledi:
“Bu şekilde ürünlerimizin tamamı değerlendirilmektedir. Yani herhangi bir ürün kaybımız yaşanmamaktadır. Sadece elma olarak 2 bin dekar üzerinde 650 bin dikili ağacımız var. Toplam 100 dekar böğürtlen, 100 dekar kayısı, 110 dekar badem ve tarla bitkileri de mevcuttur.”
“Bölgede bu büyüklükte başka elma bahçesi yok”
Elma bahçelerinin bölgenin en büyüğü olduğunu kaydeden Ayhan, “Siirt’te birkaç bahçe ve İkiköprü’de bir bahçe mevcut ama bunların dışında bizim dışımızda bu bölgede bu büyüklükte başka elma bahçesi yok. Genelde bu tür büyük bahçeler İç Anadolu’da olur. Bu tür bahçelerin en büyük avantajı temiz hava sağlaması ve birçok kişiye de iş imkânı sağlamasıdır. Bu hem bölgemiz hem çalışanlar hem de firma için iyi bir gelir.” ifadelerini kullandı.
Bahçelere elma toplamaya giden kadın işçiler ise aile bütçelerine katkıda bulunduklarını söyledi.
Ayten Obay
“Eve katkı sağlamak için geliyoruz”
Batman’dan 40 kişi elma bahçesine çalışmaya geldiklerini belirten Ayten Obay, “Sabah saat 06.00’da bahçeye geliyoruz, gün aydınlanınca elma toplamaya başlıyor öğlen saat 12.00’de paydos ediyoruz. Buraya gelenler genelde bayanlar, ev hanımlarıdır. Buraya gelerek harçlıklarımızı çıkarıyoruz. Ben 20 gündür geliyorum. 3-4 aydır gelen arkadaşlarım var. Onlarda evlerine katkı sağlamak için buraya geliyor.” dedi.
Şükran Noyan
“Çalışmamızı severek yapıyoruz”
Bahçede ailece elma topladıklarını söyleyen Şükran Noyan, “Buraya gelmek evde durmaktan iyi. Hem eve maddi katkı sağlıyoruz hem de zaman geçiriyoruz. Köyde kaldığımız için burası bize çok yakın, istediğimiz zaman gelip çalışabiliyoruz. Sabah 06.00’da elmaları topallamaya başlıyoruz, saat 12.00’de işimiz bitiyor. 60 TL yevmiyemizi alıyoruz. Buraya severek gelip çalışıyoruz.” şeklinde konuştu.
Emel Alahaş
“Geçimimizi buradan sağlıyoruz”
Bir diğer çalışan Emel Alahaş ise şunları söyledi: “Şu anda elma topluyoruz. Bazen fidan ekiyoruz. Böğürtlen olduğu zaman böğürtlen topluyoruz. Geçimimizi buradan sağlıyoruz. Bazen kızımda benimle geliyor. Bahçeye gelince önce büyük elmaları topluyoruz, sonra da ufaklarını topluyoruz. Topladığımız elmaları önce çantalarımıza koyuyoruz. Çantalar dolunca kasalara boşaltıyoruz.”(İLKHA)
