Kuraklık, girdi maliyetlerinin artması, tarım arazilerinin üretime kazandırılması ve çiftçilerin yaşadığı zorluklara dikkat çeken Ay, dışa bağımlılığın önüne geçilmesi için seferberlik başlatmanın şart olduğunu belirtti.
Dünya genelinde ciddi bir hububat sıkıntısı yaşandığına dikkat çeken Zahireciler ve Hububatçılar Derneği Başkanı Ay, arpa ve buğdaydan bu sene istenilen verimin elde edilemediğini, bu yüzden de üreticinin ve devlettin üretime daha çok önem vermesi gerektiğinin altını çizdi.
Girdi fiyatlarını yüksek olmasının üretimi de etkilediğini belirten Ay, kuraklıktan ve girdi maliyetlerinden etkilenen çiftçilerin desteklenmesi ile üretimin artacağını, bunun sonucu olarak da dışa bağımlılığın ortadan kalkacağını söyledi.
Suya ulaşmada sıkıntı yaşayan çiftçilere suyu ulaştırma konusunda daha yoğun bir mesai harcanması gerektiğini ifade eden Ay, su kanallarından faydalanamayan çiftçinin, ürününü sulamak için alternatif yollara başvurması üretimdeki maliyeti artırdığının altını çizdi.
Bitirilen sulama kanallarına su verilmesi ve suya ulaşmayan arazilerin su sorunlarına çözüm bulunmasının tarımda üretimi artıracağını belirten Ay, özellikle buğday, arpa ve mısır üretimiyle ithal eden değil, ihraç eden ülke yolunda gereken adımların atılması gerektiğine vurgu yaptı.
"Dünya genelinde arpa ve buğday üretimi azaldı"
Kuraklığın etkisiyle bu sene en çok arpa ve buğday gibi ürünlerde verim eksikliğinin yaşandığını belirten Ay, "Devlet arpa ve buğdayı destekleyici rakamlar açıkladı. Geçen sene 27 lira olan mazot ve gübre desteği bu sene 42 liraya çıkarıldı. Mercimeğe ise 15 lira zam yapıldı. Devlet de arpa ve buğday üretmesini istiyor ve arpa ile buğdayı daha çok destekleyecek. Çünkü dünyada arpa ve buğdayın üretimi azalmış. Şu anda her geçen yıl arpa ile buğday ekim alanları azalıyor buna karşılık artan nüfuzla beraber tüketim artıyor. Bu sene arpa buğday ve gıda ürünlerinde çok ciddi bir fiyat artışı oldu ve bütün dünya bundan etkilendi." ifadelerini kullandı.
"Tarımda ciddi bir seferberlik başlatılmalı"
Batman Zahireciler ve Hububatçılar Derneği Başkanı Halil Ay
Özelikle temel gıda konusunda arpa, buğday ve mısır üretiminde geride olduklarını ifade eden Ay, üretimin artırılması için çiftçinin desteklenip teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.
Mazot ve gübre fiyatlarının yükselmesinden dolayı çiftçilerin üretimlerini kısmaması gerektiğini belirten Ay, ürünlerini ekip iyi bakım yapacak çiftçilerin verdiği emeğin karşılığını alacağını ifade etti.
Ay, "Çünkü dünyada ciddi bir ihtiyaç var. Her yıl artan nüfusa bağlı olarak artan bir tüketim var. Her geçen yıl imara ve hobi bahçelerinden dolayı kaybettiğimiz arazilerimiz var. Bundan dolayı arazilerimiz artmıyor buna karşı artan nüfusla beraber tüketimimiz sürekli artıyor. Bunun için tarımda ciddi bir seferberlik başlatılmalı. Özelikle kuru arazilere suyun getirilmesi gerekiyor; çünkü sulu tarımla susuz tarım arasında yarı yarıya fark var. Yani sulu tarımla biz bu sorunumuzu çözebiliriz." dedi.
"Üretim artarsa dışa bağımlılık azalır ve dolar bu kadar artmaz"
Ay, "Dolar tüm hayatımızı etkiliyor, sadece mecburiyetten dolayı dışardan aldığımız tarım ürünlerinin maliyeti 5 ile 10 milyar doları bulmakta. Çiftçilerimize yapacağımız desteklerle ithalata ihtiyaç duyulmasa eminiz ki dolar olmak üzere hiç bir şeyin fiyatı bu kadar artmaz. Dolar hayatımızda artmasını istemediğimiz bir araç haline gelmiştir. Onun için üretimimizi artıralım ki dışarıya mal verelim ama dışarıdan mal almayalım." diye belirtti.
"En büyük sorunumuz; suyu tarım arazileriyle buluşturamamaktır"
Mazot ve gübre desteğiyle çiftçinin üretime daha çok özen göstereceğini ifade eden Ay, "Devlet çiftçiye, 'Ne kadar çok ürün verirsen, ben de ürününe karşılık gübre ve mazot veririm.' demeli. Bu da üretimde teşvik edici bir hamle olur. Ülkede ithalatın önüne geçebilmek için üretim yapmalıyız. Bir tarım ülkesiyiz. Yeterli sayıda arazimiz var ve yeterli iş gücüne sahip olduğumuzu düşünüyorum. Tarım ekipmanı olarak tüm makinelerimiz ve sularımız var, yeter ki biz bu suları dağıtalım. Şu anda en büyük sorunumuz suyu tarım arazileriyle buluşturamamaktır. Suyu olmayan arazileri su ile buluşturmak için mevcut kanallara su verilmesi artık kaçınılmaz olmuştur. Bunun dışında mutlaka bu kanalların uzatılması gerekmekledir." şeklinde konuştu. (İLKHA)