Rabbim kısmet etti bu ramazana da sağlık ve sıhhatli bir şekilde yetiştik. İyi-kötü orucun bir haftasını da geride bıraktık. Allah kabul eder inşallah.
Midemize söz geçirerek orucu tuttuk. Ama diğer uzuvlarımıza söz geçirebildik mi? İşte ona kesin bir şey diyemem. Zira, Ebû Hüreyre’den (ra) rivayet edilen bir hadiste Efendimiz (asm) şöyle buyurmuştur: “Oruçlu iken yalan sözü ve yalan söze göre hareket etmeyi terk etmeyen kimsenin yemesini ve içmesini terk etmesine Allah’ın ihtiyacı yoktur.”
Ramazan, insan psikolojisine olumlu katkılarda bulunarak, kişileri manevi huzurda birleştirmektedir. Ramazan, kişinin günahlarından, kusurlarından ve eksikliklerinden arınması, maddi isteklerinden ve nefsinin aşırı arzularından kurtulması açısından büyük önem taşımaktadır.
Oruç tutmak aç durmaktan ibaret değildir. Şöyle ki; ramazan ayında insanlar düzenli davranma, hayatını güzellik ve iyiliklerle donatarak şuur ve bilinç kazanırlar. Güçlü bir irade terbiyesi içinde olan kişi, attığı her adımın ve yaptığı her davranışın iyilik ve güzellik içinde olmasına özen göstermesi gerekir.
Aynı zamanda kişi; öfke kontrolünü sağlar, yalan söylemez, başkasının arkasından konuşmaz, kötü ve çirkin sözlerden uzak durur, haksızlık yapmaz, anne ve babasına saygısızlık yapmadığı gibi diğer insanlarla da iyi geçinir. Oruç, iyi huy ve ahlaki güzelliklerin kalıcı davranışa dönüşmesinde katkıda bulunur. Böylece, ramazan insanı olumlu yönde değiştiren son derece önemli bir dini değerdir.
Yine Resul-i Ekrem Hz. Peygamber (asm), bütün ibadetler gibi orucun da insan davranışlarını etkileyen, düzenleyen yönlerine işaret eder: “Oruç bir kalkandır. Oruçlu, saygısızlık yapmasın, ahlâksızca konuşmasın. Eğer biri kendisiyle dövüşmeye veya sövüşmeye kalkışırsa, iki defa, “Ben oruçluyum” desin. Bu canı bu tende tutan Allah’a yemin ederim ki oruçlunun (açlıktan dolayı değişen) ağız kokusu Allah nezdinde, misk kokusundan daha hoştur. (Allah, oruçlu için şöyle buyurur): “O, yemesini, içmesini ve cinsel isteklerini benim için terk ediyor. Oruç benim içindir. Onun mükâfatını ben vereceğim. Bir iyiliğe ise on misli ecir vardır.” Buyurmuştur.
Eğitim, sevgi, vicdan, değer, inanç ve geleneklerin önemiyle yüzleşmemizde bir iç hesaplaşmayla karşı karşıya gelip, kendi kusur ve eksiklerimizin farkına varma ve bunları düzeltme adına ramazan ayı önemli ve değer arz eden bir aydır.
Yani şunu anlıyoruz ki, oruç, susuz kalmak ve yemek yememekten ibaret olan bir ibadet değildir. Asıl oruç kalple ve diğer azalarla tutulur. Yani orucun bir başka faydası ise dili ve gönlü günahlara karşı korumaktır.
Yapmamız gereken, dilimizle oruç tutarak; sadece doğruyu, güzeli söyleyelim. Bu ibadet bize sadece çeneni değil; dilini de tut mesajı veriyor. Yeri geldiğinde susalım. Kardeşinin eti derecesinde olan gıybetten özellikle kaçınalım. Gözümüzle oruç tutup; haramlardan ivedilikle sakınalım. Kulağımızla oruç tutalım; harama kulak vermeyip harama yaklaşmayalım. Helal yiyelim. Kalbimizle oruç tutalım; Allah’ın rızasını dileyelim.
Düşmanın ok ve kılıç darbelerine karşı kalkan nasıl koruyorsa, oruç da sahibini öyle korur. Üstelik sadece dışarıdan gelecek saldırılara karşı değil kendi nefsinden, şehevî arzularından, şeytanın vesveselerinden de onu korur. Bu hassasiyetle oruç tutan kişi dünyada günah ve kötülüklere, ahirette ise cehennem azabına karşı korunmuş olacaktır.
Oruç insanlara sabretmeyi, en önemlisi de kendi davranışlarını kontrol etmeyi öğreten iyi bir öğretmendir. Çünkü ramazan sabır, sebat, tahammül gibi duyguların eğitildiği bir dönemdir. Günlük hayatın getirdiği bir takım öfke ve olumsuz davranışlar orucun sabır özelliği sayesinde dizginlenip kontrol altına alınabilir. Yapılan araştırmalara göre ramazan ayı içerisinde alkol tüketimi, intihar ve suç oranlarında düşüş olduğu gözlemlenmiştir.
Son olarak şunu eklememizde fayda vardır. Oruçluya yakışan, aç olmasına rağmen, yüzünden tebessümü eksik etmemektir. Gönül kırmak, inanan insana, hele oruçlu bir Müslümana yakışmaz. Güler yüz ve tatlı dil, oruç ibadetinin ruhuna verdiği durgunlukla birleşerek insanın Allah’ın rahmet esintisine ulaşmasını sağlar. İnananların ruhlarına huzur veren ve gönüllerinde sevgi, merhamet, şefkat duygularını artıran orucun aydınlığıdır.
Kalplerimizin orucun aydınlığıyla aydınlanması ümidiyle, hayırlı ramazanlar.
Abdurrezzak ÇELİK Tüm Yazıları