Birbiriyle mücadele eden, savaşan, karşı karşıya gelen İki taraftan birinin kazanmasını istemek insan fıtratında yerleşmiş olan bir özelliktir. Bir filmi izlediğimizde 2 karakterden birinin galip gelmesini isteriz. Galip geldiğinde seviniriz.
Bazen iki kafirin bile savaştığını gördüğümüzde birinin Galip gelmesini isteriz. Peygamberimizin (sav) döneminde müşrik olan İranlılar ile kitap ehli olan Bizanslılar yani Hristiyanlar birbirleriyle savaştıkları zaman Mekkeli müşrikler İranlıların galibiyeti üzerine Müslümanlara biz de yakında sizi mağlup edeceğiz. Hepinizi yok edeceğiz, Öldüreceğiz. Nasıl müşrik olan İranlılar hıristiyanları yendilerse, biz de sizi yeneceğiz diyorlardı. Bunun üzerine ayet indi ve ‘’Rumlar, yakın bir yerde yenilgiye uğratıldılar. Onlar yenilgilerinden sonra birkaç yıl içinde galip geleceklerdir. Önce de, sonra da emir Allah'ındır. O gün Allah'ın (Rumlara) zafer vermesiyle mü'minler sevinecektir. Allah, dilediğine yardım eder. O, mutlak güç sahibidir, çok merhametlidir.’’ (Rum süresi 2-5) Hristiyanların yakın bir zamanda mağlup olduklarını ama gelecekte Galip geleceklerini bildirdi. O gün Müslümanlar sevinecek yani Müşrikler ile Hristiyanların savaşlarında Müslümanların Hristiyanların kazanmasını istediklerini belirtiyor ve hatta Müslümanların o gün sevinecek lerini de açıklıyor. Aslında Müslümanların o günkü sevinçleri bedir savaşında galip gelmeleridir. İslam tarihinde Hristiyanların Müslümanlara karşı olan saldırıları, öldürmeleri en az müşriklerin iki katı kadardır. Ama buna rağmen ayet Hırıstiyanların galip geleceğini söyleyerek Müslümanların sevinmelerini sağlamıştır. Müslümanlarda Hristiyanların kazanmasını arzu ettiler. Şu anda da bizler kendimize yakın olanların Galip gelmesini isteriz. Yalnız şunu hiçbir zaman unutmamak lazımdır. Müslümanların kanını emen, Müslümanların namuslarını ayaklar altına alan, Müslümanların her türlü değerlerini gasp eden America, İsrail Avrupa ve Rusya gibi devletlerin yetiştirip Müslümanların başına bela ettiği şahsiyetleri, örgütleri, devlet başkanlarını kullandıktan sonra, belli bir hedefe ulaştıktan sonra bunları yok etmeleri bizi fazla sevindirmesin. Biz burada ister Amerika'nın kuklası olan ama Müslüman olarak lanse edilen insanlar olsun isterse de düşüncesiyle İslam'ın akidesine ters olan ama İslami bir çizgi çizdiğini söyleyip yanlış kulvarlarda hareket eden insanların Amerika'nın eliyle öldürülmesi bizi sevindirmesin.Amerika bir Bağdadiyi, Saddamı müslümanların katili yapar sonra da müslümanlara zarar veriyor diye öldürür. Bugün Bağdadi öldürdüğünü söyleyen Amerika Yarın başka bir bağdadiyi ortaya çıkacaktır. Yani bunların kendi aralarındaki savaşları Müslümanları kıskaca alıp yok etme üzerine planlanmıştır. Dolayısıyla Bizim en fazla sevineceğimiz şey Amerika'nın darbe aldığı olduğu. hezimete uğradığı zamandır. Amerika'nın Bağdadiyi öldürdüğünü iddia etmesi bizim için gurur verici bir olay değildir. Veya Saddamı öldürmesi, Kaddafiyi öldürmesi bizim için bir başarı değildir. Amerika gerçekten bağdadiyi öldürdü mü veya gerçekten böyle bir şahsiyet var mıdır? Gerçekten öldürdüyse bunun cesedini niçin yok etti. Diğer taraftan DNA ile tespit edilmişse, bu adam daha önceden Amerika'nın hastanelerinde veya Amerika'nın hakim olduğu yerlerde Amerika'ya DNA’sını mı vermiş? veya Amerika girdiği yerlerde herkesin DNA’sını mı toplamıştır. Bu konuda da garip bir durum vardır. Usame Bin Ladenin cesedini denize attınlar. Bununkini parçaldılar. Dolayısıyla Amerika'nın bize sunduğu haberler yanlış haberlerdir, algı operasyonlarıdır. Değerlendirmeye ve araştırmaya tâbi tutulması gereken haberlerdir. Medyanın bize sunduğu haberler algı üzerine tasarlanmış olan haberlerdir.
Biz, bize düşmanlık eden, bizi yok etmeye çalışan, necis olan elleri kardeşlerimizin cesetlerini yakan, parçalyan insanların yok olmalarını isteriz ama, onlardan daha zalim olanların eliyle gitmeleri bizi fazla Sevindirmez. Biz deriz ki, keşke zulmettikleri insanların eliyle bunlar yok olsaydı. Hiçbir zalimin yanında bulanamayız. Öldürülende zalim, öldürende zalimdir. Öldürülen eline fırsat geçtiği zaman her türlü zulmü yapanlardır. Dolayısıyla zalimlerin savaşı'nda biz herhangi bir zalimin tarafında olamayız.Ama zalimlerin birbirlerini yok etmeleri güzeldir. Ama keşke Müslümanların topraklarında, müslümanların namusları üzerinde, canlıları üzerinde bu zalimlerin savaşları olmasaydı. Bizler, zalimlerin Müslüman toprakları üzerinde olan savaşlarını istemeyiz. Kendi yerlerinde savaşsınlar.