Cumhurbaşkanı Erdoğan, bozuk ekonomiyi düzeltmek için geçen ay "Ülkemizde ekonomide ve hukukta yeni bir reform dönemi başlatıyoruz." dedi.
Bozuk bir ekonomiyi düzeltmek için öncelikli olarak atılması gerekli temel adımlar nelerdir, sırasıyla bir bakalım.
1-Ekonomide başarının temelinde güven vardır. Yerli, yabancı müteşebbise ve vatandaşa güven vereceksin. Bu aynı zamanda halkın desteğini almaktır. Bu güven olmaz ise bundan sonraki maddelerin hiçbir esprisi olmaz.
Güven nasıl oluşur?
a-Emaneti ehline vereceksin.
Adaletsizliğin, bozulmaların ve tahrifatın temelinde, işlerin ehil olmayanlara verilmesi yatar.
Hadis-i şerifde de buyuruluyor ki:
“İşi ehli olmayana verildiği zaman, kıyameti bekle.”
b-Söylediklerin doğru olacak.
c-Söz verince sözü yerine getireceksin.
d-Bölgecilik, akraba ve adam kayırma (Nepotizm) gibi ayrımcılık yapmayacaksın.
İnancımız, soy üstünlüğü, kabilecilik, kavmiyetçilik ve bölgecilik davalarını tümüyle reddeder.
2-Olaylara objektif bakacaksınız.
Olaylara taraflı, bir siyasi görüşün veya şahsın penceresinden bakmayacaksınız.
Eğer bakarsan olayları gerçeklerden farklı görür dolayısıyla sağlıklı değerlendirme yapamazsın. Sağlıklı değerlendirme yapamaz isen, sağlıklı çözümler de üretemezsin.
3-Olayları matematiksel ve bilimsel değerlendireceksiniz.
Matematik günümüz ekonomilerinin olmazsa olmazıdır. Matematik, bilimsel, teknolojik ve ekonomik kalkınmadaki kritik rol oynar. Günümüzde/bilgi çağında eğitim ve ekonomi kavramları iç içe geçmiş durumdadır.
Hesaplamalarda, iki kere iki, üç veya beş yapmayacak.
4-Oyunu kurallarına göre oynayacaksınız.
Kapitalist sistemde faiz sebep enflasyon netice derseniz, hiçbir icraatınız netice vermez.
Faiz istemeyle veya talimatla düşmez. Faizin devlet zoruyla indirilip çıkarılmasının sonu hüsran olur. Amerika’yı yeniden keşfetmeye kalkmak millete pahalıya mal olur.
Kapitalist ekonomik sistemlerde faiz paranın maliyetidir.
Enflasyon altında faiz verirseniz bankaya kimse para yatırmaz ve tasarruf da olmaz. Tasarruf olmaz ise yatırım/büyüme de olmaz. Vatandaş parasını bankaya yatırmaz ise ya döviz alır ya altın ya da borsaya yönelir. Girişimcinin elde edeceği gelir faizden yüksek ise hemen yatırıma yönelir.
Faizleri piyasa belirler. Ekonomi sağlam temeller üzerinde yükselirse faizler de zaten kendiliğinden düşer.
Piyasa kurallarına/şartlarına bırakılmamış ekonomi güvensizliği gösterir.
5-Hukukun üstünlüğü olmalı.
Hukuku tarafsız ve taviz vermeden uygulamak, toplum için bir rahmettir.
Bir toplumda hak ve hukuk kavramları yaralanırsa, adâlete güven azalırsa, dengeler bozulur, anarşi başkaldırır, sorunlar çoğalır, huzur kaçar.
Hukuk, yabancı sermayenin ve yerli müteşebbis yatırımlarının koruyucu kalkanıdır. Yabancı yatırımcının ülkeye gelmesini ve yerli yatırımcının bu ülkede yatırım yapabilmesini cazip kılacak en önemli güvence hukukun üstünlüğü ilkesidir.
6-Bağımsız olması gereken kurumları, bağımsız, şeffaf ve hesap verebilir olmalı.
Kurumlar, talimatlarla, yönlendirmelerle ve ısmarlamalarla görev yapmamalı.
Siyaset, devletin bağımsız olması gereken kurumlarını yönlendirmeye kalkarsa verim alamaz aksine sorunları büyütürsünüz.
7- Eğitim kalitemiz arttırılmalı.
Bilindiği üzere bir ülkede eğitimin kalitesi o ülkedeki her alanı etkilemektedir. Ülkedeki eğitim sistemi, insanların bilinç düzeyini ve yaşam kalitesine yükseltmiyorsa eğitimin kalitesi düşük demektir. Dolayısıyla ekonomide de çok önemli bir rolü vardır. Kısaca kemiyete değil keyfiyete önem verilmeli.
8-Farklı fikirlere karşı saygılı olunmalı.
Kutuplaştırıcı, kışkırtıcı ve ayrımcı dil kullanmayacaksın. Bunlar toplumda gerilimi arttırır. Birliğe, beraberliğe ve huzura zarar verir, sonu yıkıcı olur.
Bu uygulamaya en güzel örnek, yüzyıllar önce Osmanlı Devletinin kuruluşunda bilge kişi Şeyh Edebali’nin Osman Gazi’ye nasihatlarında görebiliriz.
Şeyh Edebali Osman Gazi'ye diyor ki!
“- Ey Oğul!
Beysin, bundan sonra öfke bize; uysallık sana... Güceniklik bize; gönül alma sana... Suçlamak bize; katlanmak sana... Acizlik yanılgı bize; hoş görmek sana... Geçimsizlikler, çatışmalar, uyumsuzluklar, anlaşmazlıklar bize; adalet sana... Kötü göz, şom ağız, haksız yorum bize; bağışlama sana..."
- Ey Oğul!
Bundan sonra bölmek bize; bütünlemek sana.. Üşengeçlik bize; uyarmak, gayretlendirmek, şekillendirmek sana...”
9- Siyasal istikrar olmalı.
Siyasal istikrar, dengeli, stabil, düzen demektir.
Siyasal istikrar, ekonomik istikrar için olmazsa olmaz bir şarttır. Ama tek başına yeterli bir şart değildir. Siyasal istikrarın yanında yukarıdaki kurallar da gerçekleşmelidir.
Böylece halkın desteği de alınmış olunur.
Bu reformları yapabilmek için ilk önce zihinlerde ve düşüncelerde reform yapılmalı.
Böyle bir umut var mı? Biraz zor. İnşallah olur.