Bölgemizin hâla bozulmamış güzel adet ve ananelerinden olan taziye ve mezarlıkları ziyaret etme kültürümüz yalnız kaldı maalesef. Taziyeler çok şükür taziye evleri ve 3 yıl önce müftülüğün teşebbüsü sonucu üç güne düşürüldü. Daha önce Peygamber Efendimizin (S.A.V.) sünneti ve İslam fıkhına aykırı bir şekilde ölen kişi ve ailenin durumuna göre 10-15 gün devam ederek, tam bir eziyete dönüşüyordu. Çok şükür bu uygulama üç gün ile sınırlandırılıp düzene konuldu.
Taziyede olduğu gibi toplum olarak vefat eden bir kişi olduğunda dargınlık ve kırgınlıkları unutarak cenazeye koşarız. Cenaze ve taziyelerdeki dayanışma ve yardımlaşma kültürümüz keşke hayatın diğer alanlarında da kendini gösterebilse.
Vefatı takip eden ilk günlerde her gün ikindiden sonra kabir ziyareti toplu halde yapılır. Daha sonraları her Perşembe ikindiden sonra, Arefe ve bayram günlerinde kabir ziyaretleri gerçekleştirerek, ölülerimize dua ederek, Kur'an'dan Yasin ve diğer sureleri okuruz. Buraya kadar her şey başka toplumlara örnek olacak mahiyet arz ediyor.
Amma velakin "mezarlık kültürümüz" maalesef yok. Mezarlıklarımız halkın ve yerel yönetimlerin duyarsızlık ve ihmalleri sonucu içler acısı bir halde. Ölüleri yer yokmuş gibi neredeyse balık istifi gibi üste üste yığacağız. Yeni açılan mezarlıklarda araçların geçebileceği şekilde boşluklar varken zamanla birde bakıyoruz ki, ölüler yollara defnedilmiş. Ölü sahiplerinin maalesef hem ölülerine hem de mezarlığa ziyarete gelenlere çile ve eziyet çektirmekten başka bir şey yaptıkları yok. Bunu yaparken ya 'diğer ölüleri ile aynı mezarı paylaşsınlar' veya 'evlerine yakındır' diye yapıyorlar. Bu kadar mantıksız ve sorumsuzca bir davranış şekli olabilir mi?
Peki bu şekilde davrananlar hem ölülere hem de ziyaretçilere eziyet çektirdiklerini görmüyorlar mı? Mezarlık ziyareti yaptığımızda mezarlara basmadan geçemiyoruz. Çünkü adım atacak yer bırakılmamış. Kürtçe olarak herkes birbirine,"Xêrame güneheme hewdi dernaxê (Hayrımız günahımız birbirini karşılamıyor)" diyor. Neden çünkü duyarsız bir toplum ve işini yapmaktan aciz bir yerel yönetim ile karşı karşıyayız. Hiç merak etmeyin bizlerde bu kafa ve yönetim anlayışı olursa yakında yeni mezarlıklarımız da aynı hale dönüşecek.
Halk bilinçsiz ve duyarsız hareket ediyor. Bunu kabul ediyoruz. Peki Belediye ve bünyesindeki Mezarlıklar Müdürlüğü ile Müftülük ne yapıyor dersiniz? Tabi ki herkes gibi onlarda seyrediyor. Dışarıdan birleri gelirde mezarlıklarımızın halini görürse hakkımızda ne düşünecek acaba? Ya gelecek nesiller ne diyecek bizim bu anlaşılmaz halimize? Bu kadar mı İslam Medeniyeti ve tarihimizden bihaberiz?
Değerli dostlar!
Medeniyetin ölçüsü ve gereği; toplumdaki yaşlı, acizlere ve en önemlisi kabirlerimize sahip çıkmaktır. Medeniyet mezar taşlarından okunur. Batı illerindeki mezarlıklara ve güzelliğine bir bakalım da kendi mezarlarımızın haline bir bakalım. Gelecek nesiller bizi, kurduğumuz medeniyeti, kültürel kodlarımızı mezar taşlarımızdan okuyacaklar. Osmanlı ve önceki dönemin yüksek kültür seviyesini ve eşsiz estetik anlayışını mezar taşlarından anlayabiliyoruz. Fakat bizim torunlarımız bizimle ilgili böyle bir sonuç asla elde edemeyecekler. Mezarlıklara olan bakışımız ve bu zihniyetle hem ölülerimize hem de mezarlık ziyaretçilerine dünyada iken cehennem azabını tattırıyoruz.
Bir düzen olmadığı için yakınlarının mezarını bulmakta zorlananlar olduğu gibi, bilenlerde yürümekte zorlanıyor. Mezarlıkları ziyaret eden duyarlı vatandaşlar, yetkililerin mezarlıklarda biran önce yürüyüş yolu, giriş kapılarının düzenlenmesi, otların temizletilmesi ve mezarlıkların düzene kavuşması için çağrıda bulunuyorlar. Birçok mezarlıkta çekilen resimler ve mevcut tablo Belediye Mezarlıklar Müdürlüğünün ve diğer kurumların görevlerini iyi yapmadığını net bir şekilde ortaya koyuyor.
Mezarlıklar ile ilgili maalesef yerel yönetimin bir projesi yok. Bu konuda ne yerel yönetimlerin, ne STK'ların, ne de diğer kurumların bir projeleri yok. En kötüsü de bu durumun kimsenin umurunda olmaması. Batman’da defalarca eski mezarlıklarda kuruyan otlar yakıldı. Kuruyan otların temizlenmesi yerine görevlilerin kolayına gelecek şekilde, yakılarak sözde temizlik yapıldı. Maalesef hiçbir yetkili de buna ses çıkarmadı. Bir kaç defa bazı gazeteci meslektaşlarımız mezarlıkların bakımsızlığı ve kuruyan otları haber yaptılar ama bakan bile olmadı.
Biz hesap soran bir toplum olmaz isek ibadet ve güzel geleneklerimizde bu şekilde çileye dönüşür... Wesselam...