Enes Kara intiharı bize gösterdi ki;
1- Kâinat veya tabiat boşluk kabul etmez. Manevi boşluk intihar ile doldurulabilir. Manevi boşluğu oluşturan en önemli etmenin ateizm olduğu görülmektedir.
2- Manevi boşluğa sürüklenip orada-burada intihar eden tırnak içinde “modern” kişilerin hiç gündem edilmemesi bize “Mesele ağaç değil arkadaş, hâlâ anlamadın mı?” repliğini hatırlatmaktadır.
3- “Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun. Onun başında, acımasız, güçlü, Allah’ın kendilerine emrettiğine karşı gelmeyen, kendilerine emredileni yerine getiren melekler vardır” ilahi fermanını yerine getirmek, sorumluluğu kaldırsa da her zaman başarıyla sonuçlanmayabilmektedir.
4- Enes Kara’nın benimsediği yaşam tarzı ateizm, yaşama sevincini kırmakta ve psikolojik buhranlara yol açmaktadır.
5- Kişi üzerinde çevre etkisi, aile etkisinden baskın gelebilmektedir. Aile bağları en çok özen gösterilmesi bağlardır. Çünkü bakarsan bağ olur, bakmazsan karadağ olabilmektedir.
6- Dindarları hedef almak için göz ardı edilemeyecek bir kitle her zaman pusuda beklemektedir. Bu nedenle dindarların gözlerini dört açması gerekmektedir.
7- İsteyen istediği kadar anket yapsın dünyada intihar vakaları en az dindar-inançlı insanlar arasında görülmektedir. Ateistler ve dinsizler arasında intihar vakalarına daha çok rastlanmaktadır.
8- Enes Kara’nın videosundan onun ateist olduğunu öğrendik. Bu konu “Bugüne kadar cemaat yurtlarında intihar eden kaç ateist görülmüştür?” sorusunu da karşımıza çıkarmaktadır. Ya da bizi piyasada intihar eden onca kişi hangi cemaat yurtlarında kalıyorlardı? Sorusuyla beraber onlarca soruyla baş başa bırakmaktadır.
9- İman zayıflığı ile intihara sürükleyen zihinsel sağlık sorunları, ruhsal bozukluk, çaresizlik, depresyon, motivasyon kaybı gibi sebepler arasında çok yakın bir ilişki olduğu görülmektedir.
10- Dinsiz imansızların sesi, dinli imanlıların sesinden daha gür çıkmaktadır. Ve bu gösterge, ülkenin geleceği için iyi bir duruma işaret etmemektedir.
11- İnançsız insanların inançlı insanlardan daha fazla intihara meyyal olduğu gözlemlenmektedir.
12- Sağlam bir Allah inancı olmadan hayata bir anlam yüklemek mümkün gözükmemektedir.
13- Özgürlüklerden dem vuranlar, özgür iradesiyle hayatına son veren bir kişi üzerinden İslam’a başlattıkları saldırı bilinçli Müslümanların gözünden kaçmamaktadır.
14- Ahlâk yoksunlarının hemen hemen her gün bir şekilde intihar eden madde bağımlılarını, onları intihara sürükleyen sebepleri bir gün olsun gündem etmemeleri gören gözlere ahlâk derecelerinin sıfırın altında olduğunu göstermektedir.
15- Bu hadise nedeniyle Risale-i Nurlar tekrar gündeme gelmiş ve bu eserlerin hakkaniyetle incelenmesi sonucu Risale-i Nur ile hayata tutunanların sayısının bir hayli fazla olduğu görülmektedir.
16- Onca intiharların görmezden gelinerek, bu intiharın gündem edilmesi ve bunun üzerinden İslam’a yönelik haçlılara vekaleten yeni bir seferin başlatılması bize gösterdi ki, Türkiye’de pitbull gibi yasaklı hayvanlara ilaveten ekpekül’küpekadan tekepküp etmiş kelb û kilapların sayısı sandığımızdan daha fazla olduğu görülmektedir. Barınakların yetersizliği göz önünde bulundurularak gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir.
17- Anne-babalar çocuklarıyla arasındaki iletişimde tıkalı kanal bırakmamalıdır. Anne babalar çocuklarına biraz daha zaman ayırabilmelidir. Çocuklarının iç âlemlerinde onlarla beraber bazen oyunlar oynamanın luzumiyeti görülmektedir.
18- Duygu tellerimizin olması gibi çocuklarımızın da duygu telleri vardır. Ve bu duygularımız bir paralellikte uzanmaktadır. Farklı sesler çıkarıp çıkarmadığını yani akordun bozulup bozulmadığını öğrenmek maksadıyla bu duygu tellerine zaman zaman bir mızrap vurulması gerekmektedir. Böyle bir sahne için aile toplantıları uygun görülmektedir.
19- İslami cemaatlerden değil, ateist arkadaş çevresinden ateşten kaçar gibi kaçmak ve uzaklaşmak gerekmektedir.
20- Bir evladımızın göz göre göre ateizmin pençesine düşmesi ve hayatına son vermesi bizi bütün benliğimizle derinden üzmektedir.
21- Oluşturulan gündemlerin peşine fazla takılmamak ve zaman zaman “İt ürür kervan yürür” atasözünü hatırlamak gerekmektedir.