Ankara’daki katliamı üzülerek televizyonlardan takip ediyorum. Bizlerin vicdanı böyle bir olayı izlemeyi dahi kaldıramıyorken, özellikle azmettiriciler genelde ise piyonların nasıl bir ruh halinde olduklarını düşünmek için onların seviyesine inmek istemiyorum. Böyle bir insanlık olamaz. Böyle bir vicdan olamaz. Hele hele böyle bir dava ise hiç olamaz, olmamalı.
Bu olayın azmettiricileri, yetkililer tarafından daha bulunmuş değil. Yetkililerin söyledikleri de araştırıyoruz, şuan bir şey söylemek doğru değil demekten ibaret.
Ama HDP eş genel başkanı Selahattin Demirtaş böyle demiyor. Demirtaş’ın söyledikleri daha olay sıcağı sıcağıyken, daha hiçbir şey ortada yok iken direk devlet yaptı demesi çok tuhaf. Gerek devletin gerek de (özellikle belirtmek istiyorum) HDP’nin daha istihbarı bilgileri ele almadan devleti suçlaması akıl karı değil. Bana göre suçluluk psikolojinin gereğidir.
Hepiniz hatırlıyor sunuzdur, hani belediye seçimlerinden önce Batman Petrol Mahallesinde bir cinayet işlenmişti. (Özcan Temel) Daha ortada hiçbir şey yokken o zaman ki ismiyle BDP yetkilileri yetkilerini aşarak direk HÜDA PAR’ı hedef göstermişti. Hedef tahtasına konulan HÜDA PAR’lı masum bir kişinin tutuklanmasına kadar da gidilmişti. O zaman ki niyetleri en dişli rakibi olan HÜDA PAR’ı saf dışına bırakmaktı. Neyse ki fazla sürmeden (seçimden sonra) gerçekler ortaya çıkmış, tutuklanan HÜDA PAR’lı serbest bırakılmış, cinayetin de örgüt içi bir iç infaz olduğu belirlenmişti.
Bir önceki seçimde de Diyarbakır’da HDP seçim mitinginde bomba patlatılmış hemen en belirgin rakibi olan AK Parti suçlu gösterilmişti. Çok basit gerekçelerle kendilerini soyutlayıp başkalarının üzerine suçu atabilme basitliğine kaçabilmişlerdi. Bu olaydan önce ortalama olarak tüm anket sonuçlarına göre HDP yüzde 10’luk baraj altında kalıyordu. Suçu attılar (bu olay da seçimden sonra aydınlandı) ve mağdur rolünü oynayıp barajı geçerek patlamanın meyvelerini yediler.
Ve yine seçim yaklaştı yine ateş düştü ocaklara. Bu iki olayda da istediklerini halka yutturan HDP zihniyeti aynı oyunla yine seçmenlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Niye aynı oyunla diyorum biliyor musunuz? Çünkü daha öncesindeki tecrübeyle en çok HDP’ye yaramıştı. Bir profesör böyle olağan olaylar için şöyle diyor; ‘bir olay olduğu zaman hemen anında mantık ile düşüneceksiniz, kimin işine yarar? Kimin işine yaradığını bilirseniz kimin yaptığını aynı adreste bulabilirsiniz.’ Ve kimin işine yaradığı alenen ortadadır.
Ayriyeten HDP’nin sırtını yasladığı PKK’nin en yetkililerinden olan Murat Karayılan, PKK’ye yakınlığıyla bilinen birine röportaj vermişti 2 hafta önce. Ve demişti ki; ‘ölümsüzler taburu da metropollerde harekete geçer.’ Kimdi o ölümsüzler taburu biliyorsunuz değil mi? Hani o evlere ateş düşüren, canlı canlı milleti havaya uçurmaya üşenmeyen canlı bombalar. Karayılan bu sözü söyledikten çok değil iki hafta sonra Türkiye’nin başkenti Ankara’da birileri belirdi. İstersek sizleri tam kalbinizden vurabiliriz dercesine art arda 2 canlı bomba patlatıldı ve 100’ü aşkın cansız bedenin ardından gözü yaşlı adalet beklemeye mecali kalmamış aileler bırakarak…
Ayrıca ‘dinebereday’ adlı twiter kullanıcısının bomba patlamadan önceki gecenin 00.58’de paylaştığı bir twitte BOMBA ANKARA’DA PATLAYACAK mesajı önemli bir ipucu olabilir. Yetkililerin bu kişiden de önemli bilgilere rastlayacağını umuyorum. Tabi bulunabilirse.
Bu patlamayı; PKK mi?, DHKPC mi?, DAİŞ mi? Veya başkası mı yaptı? daha belli değil ama her kim yapmış ise Allah onları emellerine ulaştırmasın. Her ne sebeple yapmışlarsa fark etmez Allah en çok sevdiklerinden çıkarsın bu acıyı ki, taa iliklerine kadar tatsınlar acıyı…