Altılı Masanın cumhurbaşkanı adayı kim olacak sorusu, hâlâ cevap bulmuş değil. Gazeteciliğin beş temel inceleme yöntemleri olan 5 N 1 K (Ne, neden, nasıl, nerede, ne zaman ve kim) soruları meseleye mercek tutmasına rağmen bir cevap bulamıyor, aciz kalıyor. Herkes bir beklenti içinde. Seçim yarışında son düzlüğe girildiği halde Altılı Masa bileşenlerinin bir aday bulamaması, millet ittifakı cephesinde bir eziklik psikolojisine, cumhur ittifakı cephesinde ise psikolojik bir üstünlüğe yol açmaktadır. Temel inceleme yöntemlerimize yakından bakacak olursak;
1-Ne? Yani neler oluyor? Doğrusu kimse neler olduğunu bilmiyor. Yorumlar, kulis bilgileri almış başını gidiyor. Geçen haftaki Kemal Kılıçdaroğlu-Meral Akşener görüşmesi ile Altılı Masa bir anda ikili masaya döndü. Masanın geri kalan dört bileşeni bir anda seyirci konumuna düştüler. O ikili toplantıda Akşener’in Kılıçdaroğlu’na; “Sizin aday olmanız durumunda bizim oyumuz düşüyor. Altılı Masa bu şekilde kazandırmıyor, kaybettiriyor. Biz bu şekilde yol yürümek istemiyoruz” dediği iddiası 5 N 1 K işlemine daha önceki krizde “Çarparım” diyen Akşener çarptı mı? Gibi yeni soruların eklenmesine neden oldu.
2-Neden? Neden açıklanmıyor? Kimse mantıklı bir cevap veremiyor. Yıpranacak, diyorlar. Demek ki tertemiz biri. Ya siyaset dışından ya da başka bir gezegenden getirilecek gibi düşüncelere yol açıyor. Bu soru da “Hangi siyasetçinin pazara çıkmayan ipliği kaldı ki?” gibi başka sorulara kapı aralıyor.
3-Nasıl? Nasıl açıklanacak? Zaman zaman masadan çevreye yayılan negatif hava, masanın çıkardığı zîq-zîq sesleri ve masanın menteşelerinin gıcırtıları, nasıllığın müphemini arttırıyor, yeni istifhamlara yol açıyor.
4- Nerede? Nerede açıklanacak? CHP Genel Merkezinde mi, İYİ Parti Genel Merkezinde mi yoksa diğer partilerden birinin genel merkezinde mi? Masa ilk kurulduğunda kimin nerede oturacağı, protokol numaraları belirlendiğinde yaşananları düşündüğümüzde yeni inceleme yöntem soruları kafamıza hücum ediyor.
5-Ne zaman? Ne zaman açıklanacak? Bu soru başaramıyorlar, bulamıyorlar, yapamıyorlar ve türlü yorumlardan sonra “Adaylarını seçimlerden sonra açıklayacaklar” gibi mantık sınırları zorlayan yorumlara yol açıyor.
6-Kim? Zurnanın zırt dediği nokta. Bu soruya cevap için sizi lise dönemlerinize, kimya dersine götürmek istiyorum. Biliyorsunuz kimyada kimyasal reaksiyonlar veya diğer adıyla kimyasal tepkimeler diye bir konu vardı. Şöyle bir tanımı vardı kimyasal reaksiyonunun; iki veya daha fazla maddenin birbiri ile etkileşmesi sonucunda bu maddelerin kendi özelliklerini kaybedip yeni özelliklerde yeni bir madde oluşturmasıydı. Mesela iki ayrı madde olan azot ile hidrojen birleşerek amonyağı oluşturuyordu. Bu tepkimede azot ve hidrojen birleştiğinde kendi özelliklerini kaybediyorlar, işlemin sonucunda amonyak oluşuyordu.
Uyarlayacak olursak iki veya daha fazla partinin birbiriyle etkileşerek bu partilerin kendi özelliklerini kaybedip yeni özellikte bir aday oluşturmaları.
İşte Altılı Masa bunu yapmaya çalışıyor. İşte o bahsettiğimiz kimyasal reaksiyon oluşamıyor, partiler birbirleriyle etkileşiyorlar ama özelliklerini kaybetmiyorlar. Kendi özelliklerini kaybetmeyince de yeni özellikte yeni bir madde, bir aday oluşturamıyorlar ve “Aday kim?” Sorusu sürüncemede kalıyor. Ayrı partiler bir araya geldikleri halde yeni bir madde olan adayı oluşturamıyordu. Hal böyle olunca bırakın aday üretmeyi, yine kimyasal tepkimeler sonucu oluşan karbonatı bile üretemiyorlardı.
Yine hatırlarsanız kimyada “Nötralleşme tepkimesi” diye bir mesele de vardı. Bu tepkimede de artı ve eksi iyonlar tepkimeye girdikten sonra birbirlerinin etkisini yok edip nötrleşiyorlardı. Bu gidişle bizimkiler de bu reaksiyonun bilmem kaçıncı oturumunun sonunda nötrleşip birbirlerini etkisizleştirecek ve bizi bir beş yıl daha Erdoğan ile imtihan edecek, onu bir kez daha balkona çıkartacaklar. Hayırlısı olsun.