Gazze katliamından sonra internette en çok aranan kelimelerden bir tanesi de “Siyonizm” kelimesi olmuştur. İnternet bize Siyonizm’in tarifini şöyle yapar; “Siyonizm, Yahudi topluluğunun kendi milli kurtuluşunu gerçekleştirmeyi amaçlayan siyasi bir hareket olarak kabul edilir. Siyon, Ahd-i Atîk’te Kral Davud tarafından fethedilip krallığın merkezi yapılan Kudüs şehri için kullanılmış bir isimdir. Siyon Kudüs’ün İbranice ismidir. Zamanla kapsamı bütün İsrail topraklarını ifade edecek şekilde genişlemiştir. Siyon kelimesine dayanan siyonizm ise, Yahudi halkının tırnak içinde “Tarihî yurtlarına dönüşü” manasında Filistin’de Yahudi devleti kurmayı hedefleyen siyasî hareketi olarak tanımlanır.
Ama tarihi süreç bize gösterdi ki Siyonizmin aslında başka tarifleri de varmış. Zübük filmini izlemişseniz, filmde “Zübük” kelimesinin ne anlama geldiğini anlatan bir sahne vardır: “Zübük; halk arasında kendi çıkarları için her yolu mubah gören kişi. Sözünde durmayan. Dalavereci, hilebaz, ahlaksız, namussuz, yalancı, dönek” şeklinde bütün kötü sıfatları altında barındıran bir kelime olarak tanımlanır.
Siyonizm de ne kadar kötü sıfat varsa, içinde barındıran bir kelimedir. Siyonizm kötülüğün vücut bulmuş halidir. Bu yüzden zübük ile yakın anlamlı bir kelime olduğunu ve zübüğü de kapsadığını söyleyebiliriz.
Siyonizmi, Yahudilerin rahatını ve mutluluğunu, dünya milletlerinin huzursuzluğunda arayan insanlık düşmanı bir fikirdir, diye tanımlayan da bahsettiğimiz çerçevede bir tanım getirmiştir.
Siyonistleri, yumurtalarını pişirmek için dünyayı yakmaktan çekinmeyen lanetlilerdir, diye tanımlayan da isabetli ve bu çerçevede tanım getirmiştir.
Siyonistleri, "Şüphesiz Yahudilerden daha ahlaksız ve karaktersiz bir millet yoktur. Onlar başka milletlerin bedeninde yaşayan zararlı virüslerdir" diye tanımlayan Hitler zaten onların DNA’larını çözmüştü.
Eğer Epstein Adasında olanlara azıcık muttali iseniz, şu siyonistler için bir tanım, bir tarif getirmekten aciz kalacaksınız. Hiçbir hakaretin sizi tatmin etmediğini göreceksiniz. Ve ahir zamanda çıkacak savaşta Resullullah’ın onlardan şöyle haber vermesini bir yere oturtacaksınız; “Yahudi, taşın ve ağacın arkasına saklanacak da, taş veya ağaç; 'Ey Müslüman, Ey Allah'ın kulu, şu arkamdaki Yahudidir, hemen gel de öldür onu!' diye haber verecektir. (Müslim Fiten 82)
Anlaşılan odur ki bırakın insanları hayvanları, taşlar ve ağaçlar bile onları görmeye tahammül edemeyecek. Her şey onlardan el-eman edecek. Şimdi Gazze’de tarihin en büyük katliamlarından birini gerçekleştiriyorlarken; çocukları, kadınları, okulları, hastaneleri ve ambulansları bombalarlarken, şehri her taraftan kuşatmışlar ve her türlü gıdanın ulaşımına engel olurlarken dünyanın nefretini kazanmıyorlar mı? Dünyanın dört bir yanında yapılan gösteriler bunun delili değil mi? Yukarıdaki hadisi şerife giden yolun taşları döşenmiyor mu?
Ya Rabbi! Bütün Müslümanları bu yaratıkların şerrinden muhafaza eyle…