Ya Rabbi sana yalvarıyorum, bu sivri dillilerin şerrinden bizi koru. Ya Rabbi çaresisiz, gücümüz yok. Ya Rabbi kuvvetimiz yok. Ya Rabbi karşımızdaki düşmanlarımız azgın, kuvvetli ve saldırgandırlar. Ya Rabbi bizi onların şerrinden, saldırılarından koru. Bir de bu İslam düşmanlarının şerrinden korurken şu ortalığı kokutan, o sivri dilleri ile Müslümanlara saldıran, şii, Sünni, Selefi veya diğer isimleri kullanan o dedikoducu, o sivri dilli Müslüman görünümlü insanların şerrinden de bizi koru.
Ya Rabbi, biliyoruz vallahi biliyoruz, billahi biliyoruz. Eğer İran'ın gücü olsaydı, Türkiye'nin gücü olsaydı, eğer Suudi Arabistan'ın veya Katar'ın ve Afganistan'ın veya Irak'ın veya Suriye'nin, Hizbullahın veya Filistinli Müslümanların gücü olsaydı, Amerika'yı, İsrail'i ve onların dostlarını yerle bir ederlerdi. Vallahi güçleri yok ve şu anda bu güçle bu kafirlere saldıran devlet olsun örgüt olsun ezilmeye mahkumdur. Ama bu Sivri dilli, bu çatal sivri dili, bu zehir kusan sivri dilliler var ya, yok niye İran saldırmıyor. Yok Efendim niye Türkiye saldırmıyor. Niye Hızbullah saldırmıyor. diye ortalıkta kan kusuyorlar ama kendileri yerlerinde oturmuşlar bizim gücümüz yok diyorlar. Senin nasıl gücün yoksa onların da o şekilde gücü yoktur. Sen nasıl bir fert olarak Benim gücüm yok diyorsan, onlar devlet olarak zalim, güçlü ve her türlü teknolojiye sahip olan düşmana karşı güçlü değildirler. Bunu kafamıza koyalım. Koyalım bu kalın kafamıza ve bu dillerimizi müslümanların kanlarından çekelim. Bırakın Müslümana saldırmayı. Oturduğunuz yerde Şii, Sünni, Selefi, Vahabi meselelerini gündeme getirmeyi. Karşınızda Amerika gibi İsrail gibi ve onların yandaşları olan devletler, şeytanımsi güçler varken niye hep bunları gündeme getiriyorsunuz. Oturduğunuz yerde yok İran vuramaz, yok danışıklık dövüştür, yok bilmem birbirleriyle anlaşmışlar, yok Türkiye bilmem ne yapıyormuş. Kardeşim, sizler vallahi sadece ve sadece dillerinizle saldırmaktan başka, incitmekten başka bir şey yapmıyorsunuz ve Kendinizi de masum ve temiz Müslümanlar olarak gösteriyorsunuz.
Ya Rabbi, Ya Rabbi biliyoruz. aramızdaki bu ihtilaflar kalkmaz ama hiç olmazsa bir birbirimize dillerimizle saldırmayalım, ellerimizle saldırmayalım, gücümüzle birbirimize saldırmayalım. İhtilaflı kalsak bile en azından, en azından insan gibi olalım. Hristiyanlar diyorlar ki Hz İsa bizim rabbimizdir. Yahudiler diyorlar ki biz İsa'yı öldürdük. Ama buna rağmen bu iki şeytanımsı güç birbirleriyle dost içindedirler. Tamam diyebilirsiniz ki görüntü öyle. Siz de bu görüntüyü verin ya siz de bu görüntüyü verin. Ne istiyorsunuz kardeşim. Herkes kendinden başlasın. Devletleri bir kenara bırakın. Dillerinizi muhafaza edin. Eğer bizler dillerimizi muhafaza edebilirsek, emin olun devletlerimiz de birbirlerine karşı dillerini muhafaza ederler. Çünkü devletler bizlerden oluşuyor. İnterneti, Facebook'u açıyoruz, Müslüman tanıdığımız insanların o sivri dilleriyle karşılaşıyoruz. Facebookun sahipleri birbirlerine saldıran Müslümanların yazılarını engellemiyorlar.
"Onlardan öyleleri vardır ki, dillerini kitaba doğru eğip bükerler, siz onu (bu okur göründüklerini) kitaptan sanasınız diye. Oysa o kitaptan değildir. "Bu Allah Katındandır" derler. Oysa o, Allah Katından değildir. Kendileri de bildikleri halde Allah'a karşı (böyle) yalan söylerler." Ali İmran 78
Bu sivri dillilerde kendilerini hakikat tarafı göstermek için dillerini döndürüyorlar. İran vuramaz diyorlar. Ama İranlı komutanlar öldürülürken de seviniyorlar.
" Gelseler de can bakımından pek hasis bir halde gelir onlar, hele bir korkulu çağ, gelip çattı mı görürsün ki gözleri dönmüş, sana bakıyorlar, sanki ölüm yüzünden bayılmışlar, kendilerinden geçmişler; derken korku geçti mi keskin dilleriyle sizi incitmeye başlarlar ve hayra pek düşkün gibi bir tavır alırlar. Onlardır inanmayanlar, derken Allah da onların yaptıklarını hiçe saymıştır ve bu, Allah'a pek kolaydır." Ahzab 19
Ya Rabb'im dillerimizi, ellerimizi, gönüllerimiz muhafaza eyle...