Bu haftaki konumu özellikle kışı seçtim ki zaten iyi kötü içindeyiz artık. Yazının içerisini kış ayında yapılacak etkinlikler, programlar ve bu mevsime uyacak plan ve projeleri yazacaktım. Ama sağ olsun! Elektrikler dönüşü olmayan yola bir giriyorlar bir türlü geri gelmesine bilmiyorlar. Dicle EDAŞ buna çare bulmada o kadar aciz ki, insanın fıttırası geliyor. Teknoloji maksimum derecesine her derde deva bulacak kadar gelişmesine rağmen hala çözüm bulamıyorlarsa bu işi bıraksınlar. Bu işi bırakıp yapabildikleri bir iş ile uğraşsınlar. Personelleri sadece fatura getirirlerken teşrif ediyorlar. Arıza hattına ulaşmak ise neredeyse imkansız gibi bir şey. Ulaştığında da 10 dakika boyunca sizleri telefonda bekletip işi ticarete dökmüşler gibime geliyor. O kadar beklemede ara ara ‘sizleri beklettiğimiz için özür dileriz’ demeleriyle sanki karşıdakilerle alay ediyorlar. Telefonlara bakan personel yetmiyorsa yenilerini alın. Sahadakilere takviye yapın. Kısacası ne yapıyorsanız kısa zaman da yapın ki hem esnaflar hem de ev sahipleri biraz rahat nefes alsınlar.
Allah sizleri inandırsın bu yazıyı yazıncaya kadar canım çıktı. Bıktım, yazma hevesim dahi kursağımda kaldı. Tam oturup yazacağım diyorum bakıyorum ki elektrikler gitmiş. Elektrikler gelir gelmez tekrar yazmak içi yola konuluyorum. Yazmak için fırsat arıyorum, gelip değerlendirince de birkaç satır yazma başarısını! Gösteriyorum. Hemen akabinde elektrikler tekrar gidiyor. Elektrikler gittiği için de yazdığım birkaç satırı da ikide bir kaydedemediğimden dolayı onlar da tekrar siliniyor.
Yazdığım yazının silinmesi de bende olan hevesi, konsantreyi, çaba ve gayretimi hatta ve hatta sinirlerimi dahi sıfıra indirgemesine yetiyor.
Çağımızın olmazsa olmazı konumunda olan teknolojinin hemen hemen hepsi de elektrikle hemhal olmuş vaziyettedir. Elektrik varsa çok şeyi yapabilirsin ama yoksa hiçbir şey yapamıyorsun. Abartısız söyleyelim adeta ekmek su yerini almış durumdadır. Elektrik zamanın olmazsa olmazı diyecek hatta insanın eli ayağı olmayanlar için platin görevini görecek kadar önemli bir dereceye gelmesine, vazgeçilmezler arasına girmesine rağmen üzerinde titizlikle uğraşılmıyorsa büyük sıkıntı var demektir.
EDAŞ yetkilileri askeri anlayışı bir kenara bırakmalıdır. Bir asker hata yapmışsa bölüğün tamamına ceza verilmeli düşüncesinden soyutlanmalıdır. Kimsenin bunu itidal ile karşılayacağını düşünmüyorum. Düşünmek bile abes gelir zaten. İşte sizin komşu kaçak kullandığı için çok yükleniyor, trafolar dayanmıyor deyip işin içinden çıkamaz kimse. Ya da filan esnaf kaçak bağlamış ve tüm fabrikası onun üzerindedir demekle de olmuyor. Kimin ne suçu varsa o çekecek. Babanın suçunu oğul çekmeyeceği gibi, oğlun da suçunu baba çekmemeli. Bırakın baba ve oğlu tanımadığı kimseler tarafından herhangi bir cezaya tabii tutulmamalıdır. Birileri kaçak kullanıyorsa tespit edip yakalamanız sizin işinizdir. İşinizi gereği gibi yapmanıza kimsenin de bir şey diyeceği yoktur. Hatta daha insaflı olur düşüncesindeyim. Herkese topyekûn ceza uygulaması kesinlikle adil ve etik değildir.
En büyük çağrımız her ne kadar EDAŞ yetkilileri ise de elbette tek muhatabımız onlar değillerdir. Bir alış veriş yapılıyorsa muhakkak bir de karşınızda da birileri vardır demektir. Sadece EDAŞ yetkilileri görevlerini yapsınlar der isek biraz haksızlık etmiş oluruz. Onlar görevlerini yaparlarken, bizler de vatandaşlık görevlerimizi yapacağız. Kimsenin hakkına tecavüz etmeden anlayışla elektriği kullanacağız. Hakka riayetle, tasarruflu bir şekilde akli selim ile israftan uzaklaşacağız. Bizler öyle bir dine mensubuz ki her türlü israfa karşı çıkmıştır. Denizin içerisinde abdest alırken dahi israf etmeyin uyarısıyla uyarılmışız.
Bu anlayış ile karşılıklı olarak birbirimizin hakkına geçmeden herkes üzerine ne düşüyorsa yapmalı ki, diğerine sıkıntı olmasın. Bir sıkıntı çıkınca da diğer sıkıntılara gebe mahiyetiyle, diğer sıkıntılara kapı aralamaktadır. Zincir halkaları gibi birbirlerini takip eden sıkıntılar, gömleğin yanlış iliklemesi misalini yaşatmamalı.
Bu olumsuzlukların biran önce giderilmesi ve herkes güllük gülistanlık bir yaşama doğru adım atması temennisiyle, kalın sağlıcakla...