“Kâfir bile olsa, hiç kimsenin kalbini kırma! Kalp kırmak, Allah'u Teâlâ'yı incitmek demektir.” (Ahmed Yesevi)
Ne kadar derin ve anlam içerikli...
Saatlerce okuyup düşünmek lazım gelen bir söz. Evet taşıdığı anlam biz aciz kullara bir nasihattir.
Lakin anlayacak kadar olgun kullar değiliz.Küçücük bir et parçası ki, kalp diye tanımlanan. Kalp vücudumuzun en değerli organı.Yaşamamızı sağlayan aslında tek organ da diye biliriz. Diğer organlarımız zarar görünce kalbimiz durmadıkça ölmüyoruz. Beyin ölümü gerçekleşse bile kalp attıkça tıbben yaşıyor sayılmakta insan.
Hayat sürecimizin devamlılığı için değerli olduğu apaçık belli. Lakin yaşam mutluluğumuz için çok daha değerli!!! Hep kalp üzerine sözler yazılır. Kalbin değeri anlatılamaz ise de...
Aşk kalbi yakar.
Ayrılık kalbe düşen bir kor olur.
Sevinçler yada hüzünler hızla attırır. Küçücük et parçasını.
Manevi ve maddi dünyamızın tek sevgilisi "Kalp"tir...
Et parçası olan bu kalp nasıl olurda kırılır.Yada paramparça oluyor...
Tabi ki mecazi deyim olarak kullanılır. En hassas yerimize kimleri yerleştirmeli ki...
Kırılıp dökülmesin. Yada acılar çekmesin... Kalbin de bir sahibi var.Bir bedene ait olsa dahi, o bedeni yaratan kalbin gerçek sahibidir.
Allah’ın nazargahı insanın dışı değil kalp dünyasıdır. İşte bundan dolayı kalp için 'nazargahi ilahi' denmiştir yani Allah’ın baktığı nazar ettiği bölge demektir.
Yaradan kullarının kalbine nazar eyler. Bir rivayete göre "40 kere" kontrol eder.Kulumun kalbinde neler var? Ne ile meşgul...misali.
"Kalbi güzel olan insanın ruhu da güzeldir."
Elbette ki...insan ;bedenine yaşam kaynağı sağlayan organını sevgi ve saygıyı bilmesiyle eğitmeye başlamalı.
Kalp kulların kendi eliyle şekil alır. Genetik faktörler olsa dahi,kulun hoş görü ve sevmeyi yaşatmasıyla kalp görevini yapar.
Ya kalp kırmak?...
Allah'ı incitmektir...kırılan kalbin hakiki sahibi Allah değil midir?...
Ondan hesap sorar kıran kuluna. Neden incittin, nasıl hüznü yaşattın...misali.
Acıyı yaşayan herkesin yumruğu büyüklüğündeki et parçası olarak görülen...
Ruhun yaşadığı yerdir "kalp."
Ruhlar acı çeker...
Bedenin acısı geçer ama...
Ebedi olan ruh incinmiş ise...
O kalbin bedelini nasıl ödenir...
Hep iyi niyetinden paramparça bir kalbe sahipti...
İnsanları seviyordu. Kimse üzülmesin, kırılmasın ve küslük olmasın diye uğraşıyordu.
Kendi kalbine yaptığı eziyetin farkına yıllar sonra varabilmişti.
Kalbine hançer misali saplanan sözler ile anlamıştı.
Yoksulluk öyle yağmıştı ki üzerlerine...
Kuru hiç bir yerleri kalmamıştı. Ama yüreğin de sevgi var olmuştu.Bu hayatı kendileri seçmemişti.
O zaman bu hayat, Yaradanın imtihanıydı. İşte bunun farkında olması hayatı sırtlanan genç Ali'yi rahatlatıyordu.
Güçsüz ve çalışmayı sevmeyen babasına inat, okuyup adam olacaktı.
Okurken bile çalışıp ailesine babalık yapıyordu. Askerde dahi para kazanmanın yolunu bulmuştu. Yada kendini mecbur hissettiği içindi...
Evlenmek için evlenmişti. Yaşamak onun için ailesinin mutluluğuydu. (doğru olan bumuydu?..)
Bedeninde küçücük olan kalbi, ruhunda kocamandı. Çünkü herkesi yüreğinde taşıyordu.(seve seve...)
Ama onun kalbini düşünen olmamıştı.
En değer verdiği annesi mal mülk uğruna evladının kalbini yerle bir etmişti. Baba zaten...varlığı cezaydı.(imtihan)
Eşinde aradığı mutluluğu, kalbine ihanetler ile bulmuştu. Eşim dediği kişi kalbe önem vermeyen deyim yerindeyse "naylon kalpli " biri idi. (ince, kalp kırmaktan korkmayan sevgi dolu olmayan ...bence)
Ali'nin bedenini taşıyan ayakları kalbini taşıyamıyordu. Acı olan gerçekleşmişti. Artık onun kalbide kırkmak için atıyordu. Hayatına giren insanların kalplerinin onun kalbindeki değeri maddi olmuştu...
"Kör ile yatan şaşı kalkar" demiş atalarımız.
Kalpler, yalnız kendini sevgiyle dolduranlar ile beraber olunca sevgi ve mutluluk pompalarlar hayatlarına. Damarların içinde akan kan gibi...
Tüm hücrelerine "sen en değerli varlığımsım; kalbim...
Seni kırıp dökenlere inat hep sevgi, aşk ve hoş görü ile tamir edeceğim. İmtihan için yaşadığım bu dünya hayatına yenilmeyeceğim. Asla sen başka kalpleri özellikle seni gerçekten seven kalpleri kırıp dökmeyeceksin.
Dünya menfaati dünyada kalır. Aldığım her nefeste benimle yaşam bulan kalbim seni riyasız seven yüreğe teslim edeceğim.
Bir gün hesap yerinde Yaradan kalbime baktığında amellerimi görecek. Niyetlerimin sahih olduğunu seninle bilecek.
Ey kalbim sen daima Rabbin rızası için yaşayacaksın.
Tek bir isteğim var senden...
Seni seveni sakın şımarıp incitme. Sen benim kırıp dökük kalbimsin..."
Allah sevgisi ile atan kullarını Yaradanın eseri olduğu için incitmeyen kırmayan kullar olmamız dileğimle...
O küçücük et parçalarınızda sevgi ile yer almak ümidiyle...
Yüreğimdesiniz değerli okurlarım...