Lütfen bekleyin..


Veysi DEMİR

Vah Halepçe vah!

17 Mart 2016, 09:14 - Okunma: 3201

16 Mart 1988 günü insanlık tarihine kara bir gün olarak geçti. Dönemin Irak diktatörü Saddam Hüseyin, dindarlığıyla bilinen ve Irak-İran savaşında kendisine taraf olmayan Halepçe halkını destekçisi ABD’nin başını çektiği emperyalist batılı güçlerin yardımıyla cezalandırdı.

Batılı emperyalistlerin kuklası Baas yönetimi ve başındaki diktatör Saddam, Kimyasal Ali olarak tarihe geçen Irak ordusunun Kuzey Cephesi Komutanı olan kuzeni Korgeneral Ali Hasan el-Mecid el-Tikriti'ye zehirli gaz bombaları kullanmayı emretti.

'Kimyasal Ali' emriyle 16 Mart 1988'de zehirli gaz bombalarını taşıyan sekiz adet MiG-23 uçağı tarafından Halepçe kasabasına katliam amaçlı bombardıman düzenlendi. 3 saat süren  kimyasal gaz bombardımanı sonrası resmi kaynaklara göre çoğu çocuk ve kadın olan 6 bin 357 kişi, gayri resmi kaynaklara göre ise 20 binin üzerinde kişi zehirlenerek katledildi. 15 bin kişi ise ağır derecede yaralandı. Kimyasal saldırı, günümüze kadar 44 bin kişinin ölümüne, 63 bin kişinin de sakat kalmasına neden oldu.

Halepçe Katliamı hafızalardan silinmeyecek derin izler bıraktı. Bu vahşi katliam hareketi, tarih sayfalarına büyük bir kara leke olarak düşecek. Masum Kürt halkına yönelik gerçekleştirilen bu insanlık dışı katliamda ölenleri bir kez daha rahmetle anıyoruz. O gün Halepçe’de yaşanan vahşet, bugün Suriye’de ve birçok yerde yaşanıyor. Şunu çok iyi biliyoruz ki,  Allah’ın adaleti mutlaka tecelli oluyor ve zalimler eninde sonunda hak ettiği cezayı alacaktır.

Evet, bugün Halepçe katliamının 28. Yıldönümünü yâd ettik-ediyoruz. Halepçe yalnızlığın, sahipsizliğin ve mazlumca katliama uğrayışlığın sembolleştiği bir trajedi olarak karşımızda duruyor. Tarihte sayılamayacak derecede zalim, despot ve diktatörler katliamlar gerçekleştirdiler. Hepside zulümleri sonucunda tarihe kara leke olarak lanetle ve utançla anıldılar. Mazlum ve Mustazaflar ise devamlı insanlığın vicdanı ve medar-ı iftiharı olmuşlardır. Ne yazık ki, geçmişte zulümle saltanat kurmaya çalışanların kötü akıbetlerinden ders almayan, günümüz zalim ve emperyalist egemen güçleri, aynı yolda gitmeye devam ediyorlar.

Bunlar yaptıklarının kendilerine kâr kalacağını ve hesap sorulmayacağını zannediyorlar. Oysa Rabbimiz İbrahim Suresi 42. Ayette: ''Sakın, ALLAH'ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma. Şüphesiz ki Allah, onları ancak gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor.''  diye buyurarak, zalim, ceberrüt, despot, xunhar (kan içici) güçlerin sonunu bize haber veriyor ve onları o hesap günü ile korkutuyor.

İnsanlık ve İslam Ümmeti maalesef tarih boyunca nice zulümlere maruz kalmıştır. Haçlı ve Moğol saldırıları, Sabra-Şatilla katliamı, Susa katliamı, Başbağlar katliamı, Zilan, Dersim gibi 6-7 Ekim olaylarında işlenen vahşet, zalimlerin alınlarında silinmez bir kara leke olarak kalacaktır.

Zalim emperyalistler, kendi saltanatlarını kurmak, korumak veya geliştirmek adına insanlık suçu işlemeye devam ediyorlar. Milyonlarca insanın kanının dökülmesi onlar açısından hiç bir anlam ifade etmiyor. Yeter ki, saltanatları zarar görmesin.

Halepçe katliamı ve her yıl 15-22 Mart tarihleri arasında ‘Dünya Mustazaflar Haftası’ olarak yâd ediliyordu. Ne yazık ki bu yıl yaşanan çatışma süreci, PKK’nin çatışmaları şehir merkezlerine taşıması sonucu sokağa çıkma yasakları, yaşanan göçler ve mağduriyetler ve son olarak Ankara’da yaşanan bombalı saldırı nedeniyle bu yıl Halepçe katliamı yeterince gündeme gelmedi ve her yıl yapılan etkinlikler yapılamadı.

Hak ve Özgürlükler Platformu üyesi Sevgi-Der tarafından Dünya Mustazaflar Haftası münasebetiyle özelde Halepçe olmak üzere tüm dünyada yaşanmış ve halen yaşanmakta olan zülüm ve katliam fotoğrafları bu yıl 7.kez sergilenecek. Perşembe Günü Gülistan Caddesi Özgürlük Anıtı önünde başlayacak ve 3 gün sürecek sergi, saat 08.00 ile 19.00 arasında ziyaretçilere açık olacak

Geçtiğimiz Pazar akşamı da Ahmedé Xani Derneği tarafından “Biranina Helepçe” (Halepçe’yi anma) adlı program yapıldı.

Maalesef ümmet olarak her gün yeni Kerbela ve Halepçeler yaşamaya devam ediyoruz. Sivil halka yönelik bombalı saldırıları bile kınamaktan veya kınarken bile temize çıkarmaya çalışan kalemleri ve dilleri kanlı aydın ve gazeteci müsveddeleri ile karşılaşıyoruz. 

Vahşete sessiz kalmak vahşete ortak olmaktır… Peygamber Efendimizin, “Zulüm Karşısında Sessiz Kalan, Dilsiz Şeytandır...” hadisini ve uyarısını unutmayalım… Zulüm kimden gelirse gelsin karşı çıkalım…

Selam ve dua ile…

  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
183 gün önce
224 gün önce
288 gün önce
693 gün önce
827 gün önce
841 gün önce
897 gün önce
952 gün önce
988 gün önce
1007 gün önce
1049 gün önce
1064 gün önce
1084 gün önce
1092 gün önce
1122 gün önce
1127 gün önce
1195 gün önce
1344 gün önce
1477 gün önce
1650 gün önce
1673 gün önce
1702 gün önce
1886 gün önce
2016 gün önce
2037 gün önce
2162 gün önce
2229 gün önce
2255 gün önce
2285 gün önce
2428 gün önce
2465 gün önce
2570 gün önce
2593 gün önce
2823 gün önce
2892 gün önce
3013 gün önce
3174 gün önce
3230 gün önce
3248 gün önce
3251 gün önce
3272 gün önce
3306 gün önce
3361 gün önce
3370 gün önce
3443 gün önce
3562 gün önce
3537 gün önce

RSS
© 2024 - Batman Basın
bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=