Bilindiği gibi TPAO’ya bağlı Türkiye Petroleum International Company’de(TPIC) bünyesindeki petrol kuyularında sondaj elemanı olarak Batman, Diyarbakır ve Adıyaman bölgelerinde çalışan yüzlerce işçi ve yardımcı personel işsiz kalma durumu ile karşı karşıya bulunuyor.
31 Aralık 2014’te ortaya çıkan bu sorun karşısında o zaman işçilerin eylem başlatması, sendika ve yerel basın ile Batman kamuoyunun sorun üzerinde durması sonucu siyasiler ve TPAO yöneticilerinin ara formül bularak önce 6 ay, daha sonra yılsonuna kadar asgari ücret verileceğini ifade ettiler. Ancak görünen o ki buna uyulmak istenmiyor.
31 Aralık’tan beri devam eden bu sorunu 9 Nisandaki “Sondaj İşçilerimize sahip çıkalım!” adlı yazıda gündeme getirmiştim. O yazının bir kısmında: “TPAO ve TPİC arasında yaşandığı belirtilen sorun ve sıkıntılar ile petrol fiyatlarının düşmesi nedeniyle TPİC işçilerinin geçtiğimiz 31 Aralık’ta iş akitlerinin feshedildi. Bu sorun karşısında işçilerin eylem başlatması, sendika ve yerel basın ile Batman kamuoyunun sorun üzerinde durması sonucu siyasiler ve TPAO yöneticilerinin ara formül bularak sorunu kısmen çözmesi olumlu bir gelişme oldu. Ancak sorun kökten çözülmedi. Bulunan ara formülle işçilerin 6 ay boyunca sadece sondaj işçileri için işbaşı yapmadan asgari ücret alacağının Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Milletvekili Ziver Özdemir tarafından o dönem açıklandı. Bu şekil bir çözüm işçileri ve ailelerini kaygılandırmaktadır. Sorunun seçime kadar dondurulduğu ve seçimden sonra çıkışlarının verileceği endişesini meydana getirdi…” diye yazmıştım. (http://www.batmanbasin.com/yazi/3/sondaj-iscilerimize-sahip-cikalim)
Maalesef TPİC işçileri ve ailelerinin bu endişesi haklı çıktı ve 30 Haziran itibariyle işlerine son verileceği gerekçesiyle TPİC işçileri eylem başlattı. Önceki gün TP’ye ait 5 kulede eylem yaparak üretimi durdurdular. İşçilerin bir kısmı TPAO genel Müdürü Besim Şişman ile görüştü ancak kendilerini tatmin edecek net bir sonuç alamadıklarını öğrendik.
Batman, Diyarbakır ve Adıyaman bölgelerindeki petrol kuyularında çalışan yüzlerce işçinin sorunları acilen çözülmesi ve işçilerin tekrar işbaşı yapması gerekir. Seçimden sonra hazır yeni Hükümet kurulmadan mesele oldu-bittiye getirilerek işçilerin işine son verilmek istenmesini hem işçiler ve aileleri hem de Batman ve bölgemiz açısından kabul edilemez bir durumdur. Mesele acilen işçileri ve aileleri mağdur etmeyecek şekilde çözülmesi gerekir.
% 23 ile Türkiye’de işsizliğin en yüksek olduğu Batman’ın yeni işsizleri kaldırma lüksü yoktur. Batman işsizlikte en yüksek orana sahip iken ve bu yetmezmiş gibi TPİC işçilerinin işine son verilmesi kabul edilemez. Olay farklı ve istenmeyen mecralara gitmeden ve daha fazla mağduriyetler yaşanmadan sorun ivedilikle çözülmelidir.
TPİC işçilerinin işten çıkarılma ile karşı karşıya kalma meselesinde bir diğer sorunda maalesef Batman kamuoyunun duyarsızlığıdır. İş, aş ve ekmek meselesinde bir araya gelemiyorsak, nerede ve nasıl bir araya geleceğiz. Konuyla ilgili olarak kaç siyasi parti, STK ve meslek örgütünden açıklama geldi. Bunu da Batman kamuoyunun vicdanına ve değerlendirmesine bırakıyorum.
Sonuç olarak; sorunu çözmek için Batman halkı olarak, tüm siyasi partiler, STK’lar, esnaf ve halk olarak ortak bir platform altında bir araya gelerek tek ses tek yürek olmalıyız. Bunu yaptığımızda kazanan Batman, Batman halkı ve ekonomisi olacaktır.
HDK: Yunanistan halkı ile dayanışmayı büyütelim!”
Halkların Demokratik Kongresi HDK Yürütme Kurulu basına gönderdiği mailde, Yunanistan Hükümetine ve halkına sahip çıkılması çağrısı yapıyor.
Açıklamanın sonunda, “Bizler Halkların Demokratik Kongresi olarak Yunan halkının kendi kaderini belirleme hakkını selamlıyor, paranın saltanatına karşı verdiği mücadelede yanında olduğumuzu vurguluyoruz. Türkiye halklarını, komşumuz, kardeşlerimiz olan Yunan halkı ile enternasyonalist dayanışmayı büyütmeye çağırıyoruz.” denildi.
Dünya nereye bunlar nereye gidiyor?
Değerli okurlar!
Gördüğünüz gibi başta bölgemiz olmak üzere bütün Ortadoğu ve İslam coğrafyası kan ağlıyorken, kaos ve kargaşa içindeyken, Kobani’yi ve TPİC işçilerini bile gündemine almayan HDK, Yunanistan Başbakanı Çipras ve partisi sırf ‘komünisttir’ diye halkımızı onlarla dayanışmaya ve sahip çıkmaya davet ediyor.
Şimdi bunların peşinden sözde “Kürt oldukları ve Kürt haklarını savundukları!” için giden samimi Kürtlere sormak istiyorum. Bunların gerçek amacının ne olduğunu ve dertlerinin ne olduğunu görmek istememeye devam mı edeceksiniz. Artık gözünüzü açında kimin ne istediğini ve ne yaptığını görün artık.
Ziya Paşa ne güzel söylemiş: "Âyinesi iştir kişinin lafa bakılmaz / Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde"
Selam ve dua ile…