Geçen hafta Türkiye’nin yüreğini dağlayan Adana'nın Aladağ ilçesinde kız öğrenci yurdunda çıkan yangın sonucu 11 öğrenci, bir eğitmen olmak üzere 12 canımız gitti ve 22 kişide yaralandı. Bu facia sonrası yurt yetkilisi 6 kişi tutuklandı.
Aladağ Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 11 kız öğrenci ve 1 bakıcının hayatını kaybettiği yurt yangını ile ilgili hazırlattığı bilirkişi ön raporunda, hayatını kaybedenlerin, yangın merdiveni kapısının kolu olmadığı için dışarıya çıkamadıkları, yangına binanın ikinci panosundaki şartellerin eskimiş olması ve kaçak akım rolesi bulunmamasından kaynaklandığı görüşü yer aldı.
Facia sonrası Adana Aladağ Belediye Başkanı Mustafa Akgedik’in, “Maalesef bir yangında 12 can gitti. Müdahale noktasında eksiklerimiz oldu. Tamamen yerden yangın söndürülmeye çalışıldı, itfaiyenin bir merdiveni bile yoktu.” sözleri basına yansıdı.
Bu yurt, okul ve kurslar zaten devlet kurumları tarafından denetleniyor. Ancak bu denetimleri yapanlar, o kurumlarda Atatürk köşesi vb. sözde laiklik hassasiyeti göstereceklerine, insanların can emniyetini sağlayacak tedbirlere baksalar bu sorunlarla belki de karşılaşmayacağız.
Bütün Türkiye ve duyan-gören herkes bu trajediye ağlarken halk ve inanç düşmanı “esmer İngilizler” ve “utanmazlar güruhu” konuyu saptırarak fırsata çevirmiş halde koro halinde saldırıya ve her türlü iğrenç neşriyata başladılar.
Bu yangından tabi ki ders alacağız. Ve tabi ki ihmal ve eksiklikleri görerek bir daha başka yerde yaşanmaması için her türlü tedbir almak zorundayız. Ancak bu kesimlerin amacı salih olmadığından saldırıya geçerek düşmanca davranıyorlar. ALLAH korusun aynı musibet devlet okul ve yurtlarında da yaşanabilirdi. O zaman devlet için ne diyeceklerdi?
Utanmaz arlanmaz bu çevrelerin bu yavrularımıza ağlamayacaklarını zaten biliyoruz da, bari insan olunda biraz üzülün. Ama hayır, İslam’a ve halka düşmanlığı meslek edinmiş bu malum çevreler, bu trajedi üzerinden önce Cumhurbaşkanına ve Hükümete, sonrada yurdun bilinen bir cemaatin yurdu olmasını fırsat bilerek; İslami cemaatler, tarikatlar ve İslam’a kuduz köpek gibi saldırmaya başladılar.
Ailelerin acısını paylaşmak yerine tavşandan şapka çıkarırcasına bütün cemaatlerin yurtlarının kapatılması gerektiğini TV ekranlarından ve necaset akan köşelerinden akıtmaya başladılar.
Kininizle gebereceksiniz de hâla İslam’a ve Müslümanlara düşmanlıktan vazgeçmiyorsunuz.
Başka ülke de olunca acıklı müzik eşliğinde acıklı ve mahzun motifli manşetler atan bu uslanmaz ve arlanmaz güruh, konu Müslümanlar olunca hemen maskelerini çıkarıp zehir akıtmaya ve kinlerini kusmaya yöneliyorlar.
Yangında hayatını kaybeden öğrencilerden birinin yurt müdürünün kızı olduğunu bile görmeyenler, bu yurt özelinden bu cemaate ve tüm cemaatlere saldıranlar, hiçbir şekilde bu yurtlara bir kez olsun gitmemişlerdir. Eğer bu zevat Kur’an kurslarına ve yurtlara gitmiş olsalardı, kurslarda ve yurtlarda Müslüman cemaatlerden daha düzgün işini yapan kimsenin olmadığını görürlerdi.
Olayda yaşamını yitiren 11 yaşındaki İlknur Maden adlı öğrencinin ölmeden bir gün önce gördüğü rüyayı defterine yazdığını öğrendik. Küçük İlknur’un defterine, “Uçağa biniyoruz, uçarken havada bir başka uçakla çarpışıyoruz. Yangın çıkıyor. Bizi kanatlı kuşlar alıp kurtarıyor” yazması yürekleri bir kez daha dağladı.
Son olarak, bu facia üzerinden İslam’a ve İslami camialara saldıranların necis fikirlerini bu kadar küstahça ve pervasızca haykırırken, Müslüman camialar; üzerlerine çöken kompleksi atıp birbirlerine sahip çıkmaları ve aziz İslam davasını yüceltmek için çaba harcamalıdırlar.
Selam ve dua ile…