ABD ve Avrupa ülkeleri kendi içlerindeki çatışma ve sorunları ötelemek için kendi dışlarındaki ülkelere saldırılar düzenlemektedirler.
“Onlar sizinle, toplu olarak savaşmazlar ancak surlarla çevrilmiş kentler içinde veya kaleler arkasından savaşırlar. Çünkü aşırı derecede korkak ve telaşlıdırlar. İçlerindeki bela ve çekişme çok şiddetlidir. Sen onları toplu, birleşmiş sanırsın, oysa onların kalpleri dağınıktır. Bu böyledir, çünkü onlar akıllarını kullanmayan bir topluluktur.” -Haşr: 14. Ayet-
Dünyadaki sömürü güçleri kendilerini sağlama almak için başka ülkelerde savaş ve çatışma ortamları oluşturmaktadırlar. Avrupa ülkeleri yüzyıllar boyunca kendi aralarında savaştılar. Milyonlarca insan birbirinden öldürdüler. Sadece 1. ve 2. Dünya savaşlarından korkunç katliamlar yaptılar. Bu süre içinde yaptıkları en akıllıca iş Osmanlı Devletini savaşa sokarak onun başına üşüştüler. Yani onu sofra yaptılar.
Özellikle 2. Dünya savaşından sonra sömürü devletleri kendi aralarında anlaşarak bloklar oluşturdular. Siyasetçileri yan yana geldiler. Bir daha aralarında savaşların olmaması için projeler geliştirdiler. Şu aşamaları uyguladılar.
Müslümanların arasından Kur’an’ı Kerim ile yaşamayı kaldırdılar. Müslümanlar, batı kültürünü yaşadılar.
Müslümanların arasından kendilerine bağlı örgütler ve cemaatler oluşturdular. Bu piyonların eli ile İslam aleminde kaos ve çatışma ortamları geliştirdiler. Savaşların ve iç çatışmaların çıkarıldığı ülkelerde iki tarafa da silah verdiler. Ondan sonra bu ülkelerde çatışan gruplar tarafından davet edildiler. Her tarafı yakıp yıktılar.
Uzun yıllardır hedef tahtasına koydukları ülkelerin başında Türkiye ve İran bulunmaktadır. İki ülkeyi içlerindeki karışıklıklarla zayıflatıp en sonunda çatıştırmak istiyorlar. Belki birinci hedefleri İran’dı. Ama İran’ın, dostları gibi görünen ülkeler çok olduğu için Türkiye’yi birinci hedef yaptılar. Önceleri kurmuş oldukları bir örgütü Türkiye’nin başına musallat ettiler. O bertaraf olunca sıradakini devreye koyuyorlardı. Şu anda ise kurmuş oldukları bütün örgütleri hep beraber saldırtıyorlar. Terör örgütleri bu işin hakkından gelmediği için “DOLAR”la, ekonomi ile vurmaya başladılar. Bu olmadı. Siber saldırı. Bu da tutmadı turizmle vurmaya başlayacaklar. Ellerindeki bütün kartları tükettikleri anda belki de Bel’am Baura’nın taktiğini uygulayıp bütün kadınlarını Müslüman memleketlere gönderip onların bütün fertlerini bozmaya çalışacaklar.
Saldırıları peş peşe geliyor. Biri tutmasa diğeri devreye konuluyor.
Türkiye halkı uyanmalıdır. Tek kurtuluş yolu Allah’ın emrettiği şekilde birleşip İslam kardeşliğini tesis etmelidir. Irkları referans yapmaktan kurtulup İslam’ı referans yapmalıdır. İşte O zaman Allah’ın yardımı açıktan gelecektir.
Allah’ım senin ipine sımsıkı sarılmayı bize mecburi kıl. amin...