Balistik füze yani güç dünyanın yönetimini ellerinde bulunduran ülkelerin hassasiyetle üzerinde durduğu bir silahtır. Amerika ve İsrail dünyadaki silah piyasasını ellerinde bulundurmaktadırlar. Birleşmiş Milletler terör örgütü vasıtasıyla istemedikleri ülkelerin silah yapmalarını engellemeye çalışıyorlar. Herkes silah yapabilir ama halkı Müslüman ülkeler yapamaz.
Amerika balistik füze yapar. Yeni geliştirdiği silahları Irak, Afganistan, Suriye ve başka Müslüman ülkelerde halkın üzerinde deneme yapar. Öldürücü özelliğini keşfeder. İsrail her türlü nükleer silahları yapar. Müslüman halkın üzerinde dener. İngiltere, Fransa, Hindistan, Çin, Kore, Rusya ve diğer tüm Müslüman olmayan ülkeler yaparlar. Denemelerini yaparlar. Hatta yanlışlıkla komşu ülkelerin topraklarına da fırlatırlar. Kimseden çıt yok. Amerika, İsrail ses çıkarmaz. Birleşmiş "İslam dışı" milletler terör örgütü ses çıkarmaz. Amerika Güney Kore ile 300 km mesafeli balistik füze yapabilirsin diye anlaşma yapmış. Yani kendi şehirlerini vurabilirsin. Onlar Uranyumu istedikleri kadar zenginleştirirler dünyadan çıt yok. Dünya yok ki, onlardır.
Adnan Menderesin Başbakanlığı döneminde ağır sanayii yapılmak istenmiştir. Ama Amerika da, İngiltere de, bu ikisinin güdümündeki Almanya da Türkiye'nin sanayii hamlesine hep soğuk baktılar. Hatta Türkiye savaşa Almanya karşısında girmek karşılığında İngiltere'den eskimiş askeri teknolojinin yenilenmesini istemiş ancak bu talep kabul edilmemişti. Nuri Demirağ'ın yerli uçak projesi Milli Şef İsmet İnönü döneminde sudan gerekçelerle akamete uğratıldı. Nuri Killigil'in silah fabrikası sabotaj kuşkusu duyulan bir yangında kül oldu. Başbakan Adnan Menderes, dış politikada Amerikan yanlısı bir siyaset izlemekle birlikte içerde büyük bir sanayii hamlesi gerçekleştirmek istiyordu.
Türkiye'nin ağır sanayii için gerek duyduğu kredi taleplerine olumsuz cevaplar verdiler.
Çetin Yetkin'in yıllar önce “Milliyet”te yer alan bir yazı dizisinde
Başbakan Menderes ağır sanayii için kredi alabilmek umuduyla Almanya'ya bir seyahat düzenlemişti. Alman Ekonomi Bakanı Ludwig Erhard kredi teklifini reddetmiş, kafası bozulan Bakan Fatin Rüştü Zorlu masaya yumruğunu vurarak salondan ayrılmıştı. Daha sonra Erhard, Menderes'e, “Siz niçin ağır sanayii de bu kadar ısrar ediyorsunuz ekselans” diye sormuştu. Menderes'in verdiği cevap şu olmuştu: “Sizin pişmiş toprağınızı çimento olarak almamızı mı istiyorsunuz hala? Türkiye bunu aşmıştır.”
Erhard'ın cevabı ise şöyleydi: “Size biz kredi açmayalım. Size avans para verelim: Türkiye'de tarımı geliştirin. Entansif tarım yapın, Avrupa'nın hububat, meyve, sebze ambarı olun. Eksperlerimizi, makinelerimizi gönderelim. Üretecekleriniz için kredi değil peşin para ödeyelim.”
Birden bire öfkelenen Menderes, “Biz sizin hiçbir şeyinizi istemiyoruz” diyerek ayrılmıştı Erhard'ın yanından. Menderes bu olaya tanık olan gazeteci Mithat Perin'e, “Hep kafalarında bizi geri bıraktırmak var. Bunun için de ellerinden geleni yapıyorlar” demişti.
Aynı Ludwig Erhard, 1956 yılında “Alman Endüstri Birliği”nin bir toplantısında bakın ne diyordu: Gazeteci Nur Batur “İngiliz gizli belgelerinde Menderes-Amerika kavgası ve 27 Mayıs'a doğru” başlıklı bir yazı dizisinde Türkiye'deki İngiliz kaynaklarının Londra'ya verdikleri raporlarda ABD'nin Menderes ve Zorlu'dan yatırımları durduracak kararlar almalarını, sanayileşmeden vazgeçmelerini istediklerini belirtiliyordu.
Adnan Menderes 27 Mayıs darbesi olmasaydı Rusya’ya gidecekti. Menderes'in 1950''lerin sonlarında Amerika'dan talep ettiği kredi tekliflerine olumlu cevap alamaması üzerine Sovyetler Birliği'ne yönelmesi Demokrat Parti Hükümeti'nin sonunu hazırlayan sebeplerden biriydi. Moskova da Menderes hükümetinin temaslarına ve isteklerine olumlu yaklaşmıştı. Amerika onu devirdi.
Şu anda Cumhurbaşkanına bu kadar şiddet ve kinle düşmanlık yapmalarının sebebi silah sanayinde büyük adımlar attığı içindir.
İran balistik füze yapıyor İsrail ve Amerika kuduruyorlar. Herkese çay var Müslümana yok. Onlar Uranyumu istedikleri kadar zenginleştirebilirler ama İran, Türkiye veya başka bir Müslüman ülke yapamaz. İlginçtir Nasır, Nil nehri üzerinde elektrik üreten bir baraj kurmak için Amerikalılardan kredi almak istemişti. Bunu da reddetmişti Amerika.
Türkiye en kısa zamanda Amerika ve dostlarının güdümünden kurtulmalı Rusya ve İran ve Çin ile ilişkilerini geliştirmelidir. O zaman İngiltere, Almanya, Amerika liderleri ülkemizi ziyaret etmek için sıraya girerler. Yeter ki biz dik duralım ve bu ilişkilerimizi Avrupalılara şantaj için değil gerçek ve samimi olarak kuralım.
Allah bizi düşmanlarımıza muhtaç etmesin. Amin.