Fırka-i Naciye: Hangi gruba, cemaate, Derneğe sorulsa, kendilerinin fırka i Naciye olduğunu söylerler. Gerçekten fırka i Naciye kimdir? Hangi Müslüman gruba sorulsa kendilerinin hak üzerinde olduğunu, diğerlerinin yanlış da olduğunu söylerler.
“Hepiniz O’na yönelerek O’na karşı gelmekten sakının, namazı kılın; müşriklerden olmayın. Onlar ki; dinlerinde ayrılığa düşüp fırka fırka olmuşlardır. Her zümre kendi yanında olanla sevinir durur.” (Rûm, 30/31-32)
Peygamberimiz, "Ümmetim yetmiş üç fırkaya ayrılacak, bunların içinden bir fırkası ehl-i necat olacaktır" buyurmuş. Ashab sormuş:
Yâ Resûlâllah, o kurtulan fırka hangi fırka olacaktır?
Şöyle cevap vermiş: Benim sünnetimden şaşmayanlar kurtulanlardan olacaktır!
Kurtuluşa erenler, bir grubun bağlıları mıdır? Yani kurtuluşa ermek için belirli bir grubun ferdi olmak mı lazım yoksa dünyanın neresinde olursa olsun hakikat üzeri ise, Fırka-i Naciye kısmına girer mi? Daha doğrusu fırka-i Naciye nedir? Kimler bu kapsamın içine girer? Kimler girmezler?
Bir Müslüman dünyanın neresinde olursa İslami davanın etrafında kenetlenmiş olan insanlarla kalben, fikren ve amelen bir olmak zorundadır. Bir Müslüman tek başına bir köşeye çekilip inziva hayatı yaşayamaz. Kendisi uzak bir memlekette bile olsa, etrafında beraber hareket edebileceği aynı istikamette insanlar olmasa bile fikren, kalben ve amelen İslam çizgisinin üzerinde olan Müslümanları takip etmeli ve onların çizgilerine göre yol almadır.
Dolayısıyla kim Kur'an ve sünnetin etrafında birleşir bunlarla amel ederse ve diğer bütün Müslümanları kardeş olarak kabul edip onlara kucak açarsa bunlar Kurtuluş Fırkasıdırlar. Bunlar hakikat üzerindedirler. Ama isimleri ne olursa olsun Kur'an ve Sünnet çerçevesinde hareket etmiyorlarsa, diğer Müslümanlara sürekli dilleriyle, fikirleriyle ve elleriyle saldırıyorlarsa, bunlar Kurtuluş grubu olmazlar.
O zaman şöyle bir sonuca varabiliriz: Dünyanın değişik bölgelerinde İslami hizmetleri yapan grupların ismi değişik bile olsa aynı hedefler ve konular üzerinde birleşiyorlarsa, istikametleri aynıysa, birbirleri ile irtibatları olmasa bile bunlar birdirler. İsimlerinin farklı olması önemli değildir. Dolayısıyla bu Müslümanlar aynı hedefleri gözettikleri sürece ve İslam’ın asıl çizgisi üzerinde hareket ettikleri sürece aynı fırkadandırlar. Hadiste kurtulanlar “cemaattir” derken günümüzdeki cemaat isimleri kast edilmiyor. Hiç kimse onu üzerine almasın. O “İslam cemaatidir” Kur’an ve sünnet etrafında kenetlenmiş Müslümanlar kast edilmektedir.