Şırnak'ın Uludere ilçesi Roboski (Ortasu) Köyü'nde 28 Aralık 2011 tarihinde TSK'ya ait savaş uçakları tarafından çoğunluğu çocuk, 34 sivil insanın katledilmesinin üzerinden 7 yıl geçmesine rağmen olay çözülmedi ve sorumlular cezalandırılmadı.
Bu olayda bizi asıl üzen isen Roboski katliamı ve halen ümmet olarak Yemen, Arakan, Suriye, Filistin ve dünyanın farklı yerlerindeki açlık, katliam ve trajedilerin “Milli Piyango” ve “yılbaşı kutlamaları” kadar toplumun gündemini meşgul etmemesidir.
Maalesef sadece İslam’dan bînasip kişiler değil; namazında niyazında olan ancak şuursuz olan büyük bir kitle hem de dua ederek, piyango alıyor. Güler misin? Ağlar mısın?
Evet, İslam düşmanları yüzyıllardır ümmeti İslam’dan uzaklaştırmak için farklı ifsad ve yozlaştırma projeleri ile ümmeti ve nesillerimizi İslam’dan uzaklaştırdılar. Bunda öyle başarılı oldular ki; daha önce silah ve işgal yoluyla yaptıramadıklarını, kültür emperyalizmini kullanarak tek tek gerçekleştirdiler. Demokrasi balonu ile ümmeti İslam ahkamından uzaklaştırdılar. Yılbaşı, piyango, moda vb. tuzaklarla bizleri İslam’dan uzaklaştırıp, dinimizce haram sayılan sözde kutlama ve çirkeflikler bataklığına gömdüler.
Bakınız her yılbaşı öncesi Diyanet İşleri Başkanlığı, Yeşilay gibi dernekler ve alimler; piyangonun ve “yılbaşı kutlamaları”nın haramlığını verdiği zararlar ile böyle bir çirkefliğin İslam diyarında ve Müslümanlar arasında olamayacağını delillerle anlatmaya çalışıyorlar ama nafile. Adeta büyülenmiş gibi toplumun bir kesimi, yılbaşı kutlaması ve piyango bileti almaktan vazgeçmiyor. Uyarılara rağmen insanlarımız maalesef nefis ve şeytanın adımlarını takip etmekten vazgeçmiyor.
Ömrümüzün bir yıl kısaldığı ve ölüme bir yıl daha yaklaştığımızı, hayatımızın muhasebesini yapmamız ve tevbemizi tazelememiz gereken vakitlerde Maide 90. Ayette buyrulduğu gibi “şeytan işi pisliklerle”geçirmemiz akla ziyan İslam’a uygun olmayan bir tavırdır.
Piyango ve yılbaşı ile ilgili İLKHA’ya açıklamada bulunan Mardin Hikmet-Der Başkanı Molla Ali Özgüç, yaklaşan yılbaşı ve bu münasebetle işlenen haramlara dikkat çekerek, Müslümanların yılbaşında geçmişini göz önünde bulundurup muhasebesini yapması gerektiğini vurguladı.
Piyango ve benzeri kumar çeşitlerinin karşılığı Kur'an-ı Kerim'de ilgili ayetlerde 'şeytanın pis işleri' olarak anıldığının altını çizen Özgüç, Müslümanların hem kendisini hem de ailesinin bu pis işten uzak tutması gerektiğini kaydetti. Piyangonun "milli" söylemle adlandırılmasına işaret eden Özgüç, "Hangisi olursa olsun o kumar milli olmaz, vatani olamaz. Madem Allah ona şeytanın işi demiş, o şeytanidir; milli değildir…” dedi.
Yemen’de yaşanan insani krize de dikkat çeken Özgüç, şunları söyledi: "Bugün Yemen kan ağlıyor, Yemen yanıyor, Yemen açlıktan kıvranıyor. Birileri kendilerine Müslüman deyip onlarla hemhal olmuyor, dertleriyle dertlenmiyor ve israf içinde kudurup kendini Yahudi ve Hıristiyanlara benzetirse kendine çok yazık eder. Hem dünyasını hem de ahiretini kaybeder ve hüsran içinde olur. İslam risaleti neyi emrediyorsa onu yapmamız ve biz Müslümanlar İslam’a göre yaşamamız gerekiyor. Hangisi olursa olsun kumarlardan, haramlardan ve günahlardan kendimizi ve ailemizi uzak tutmamız gerekiyor."
Bu ekonomik kriz döneminde yılbaşı kutlamalarına destek veren, sponsor olan (parti farkı gözetmeden) belediyeler ve kurumlar utanmaz mı hiç? Halkın parasını nerelere harcadığınıza bir bakın belki biraz vicdanınız uyanır! Sakın bunun üstüne birkaç gün sonra çıkıp ta; vatan, millet, şehid edebiyatı yapmayın. Ayrıca Kurban bayramında hayvansever ve sözde yeşil dostu şarlatanlardan neden ses çıkmıyor? Bunların konu İslam, kurban, cami yapımı olunca yeşil ve hayvanseverlik anca akıllarına gelir.
Sonuç itibariyle; İmtihan için geldiğimiz dünyada gündemimizi İslam ile belirlemek ve salih ameller işlemek varken, nefsimizin esiri olarak harama bulaşmanın ve İslam düşmanlarının projelerini figüranı olmak yakışıyor mu bize? Yarın ALLAH’a hangi yüzle hesap vereceğiz? Bir düşünelim de kendimize gelelim. Wesselam…